Bıraktılar beni bu zamana
Bir köyden geçtim
13.yy dan kalma
Soyuna küfredenler gördüm elindeki tırpanla
Vücudum kanadı her savrukta
Beni görmediler
Elimi dişlerime geçirerek yürüdüm
Fosilleşmiş bir taşın üstüne oturmuş bir bilgeye rastladım
Bir atın ölümüne ağlarken
Gök gürledi
Ayağa kalktı şimşek çaktı
Haykırdı yıldırım düştü yanıma
Öfkenin orkestrası çalarken bu köyde
Ürktüm insanlığa
Elim titreyerek sevdim bir sincabı yolda
Bir şaire iliştim okurken şiirini
“Ölümü bile öldürdüler
Ölümsüzlük paklamaz sizi”
Yüreğim burkuldu
Bir şiire sızacağım aklıma gelmezdi
Üzerine bastığım toprak bile yaşlandı
Her saniye biraz daha ufalandı kahrından
Görmeseler bile hissettiler
Duymasalar bile sövdüler
İpe asılmış bir kilimi döverken teyzeler
Gövdem koptu yerinden
Bitmeyen kirinden
Geçtim köpeklerinin yanından
Hırladılar
Anladılar yabancılığımı
Kaçtım
Bir çocuk gördü beni konuştu bana
Anladım ki geleceğe öfkelenmişler