aylardan bir ayın biri...
iskeletine dikiş atıyorlardı:
iplerle bağlı, demir iğneyle işledik.
mecbur,
böyle duracaksın.
uzun çamların arasında aynı patika
sabah, mesaiye erken gelmiş.
yürü, ek, buda, boş durma.
neden işe yaramadın?
uzun çamlar üniformalı.
tıraşlı, gür sesli, kolalı, ütülü
ve taralılar geriye doğru...
ağır kapısı çarşının,
demir sürgülere sürtünerek...
bi dakika!
kapıyı yağla çabuk!
ağır kapısı çarşının,
kaymak gibi, yürüdü demir sürgüden
çarşının arkasında,
sinirlenecekler ama,
kâr amacı gütmeden duruyorum.
duruyorum. patikadayım.
çamlar gürler, varsın gürlesinler.
duruyorum.
izlemeden etrafımı
vaktimi değerlendiremeyecekler.
çarşıya kapı kapandı.
hesap et;
katledecekleriniz,
bensiz de ölecekler.
10 karış sıva,
şurdan şura
sıva, mermer, makine, su.
makine yağlandı mı?
bir sonraki güneş sıra bekliyor.
çekil, çekil!
sihirbazın şapka tavşanı,
tanrıların agaue olanı.
ben incilde ve kuranda lanetlenmiş olanı yapacağım.
duruyorum.