Konumuz aşk ise bu akşam sizlere aşkların en güzelini anlatmaya çalışacağım. Herkese göre aşk başka başka yorumlanabilir. Bu da benim aşkım.

Yıllar önce hayallerimden birisi düğünlerde çocuklarımla birlikte horon oynamaktı. Bu da babamdan kalma bir hasretti. Babam da oğulları ile birlikte horon oynardı. Üstelik bizim sülalede babamın üzerine horon oynayan çıkmazdı. Hele Akçaabat sallamasını oynadı mı seyretmeye doyamazdım.

Horon oynamayı kendime göre sülalemden öğrendim. Karacabey'in Gönü Köyünde ikamet etmeye başladığımızdan ege ve marmara yöresine ait oyunları köyde düğünlerde öğrendim. Mahallemizde Çerkezlerin bol olmasından dolayı da bir iki tane de Çerkez oyunu öğrendim. Bu da yetmedi lise yıllarımda okulda 4 yıl folklor ekibinde doğu anadolu yöresi oyunlarını öğrendim.

Çocuklarım da bana benzesin diye ilkokuldan itibaren okullarının folklor ekiplerinde oyun öğrenmeye başladılar. Büyük kızım halen üniversitede folklor oynuyor.

Bir kaç sene önce köyde sadıcım Veli oğlunu everiyordu. Okulun bahçesinde düğün merasimi vardı. Köyün kızları orta yerde oyun oynuyorlardı. Benim kızlarda onların arasında oynamaya çalışıyordu. Bir ara sadıcıma çalgıcılara söyle de kızlarımla birlikte Harmandalı oyununu oynamak istiyorum dedim.

Orta yerden millet yerlerine geçti. Küçük kızım daha ilkokula gidiyor. Onu karşıma aldım. Dört kişi orta yerde başladık oynamaya. Oyun bitti milletin öyle hoşuna gitti ki bir daha oynayın dediler.

Oyunumuzu oynadıktan sonra köyde millet sardı etrafımızı. Sadıcım bana hitaben "Sadıç
çocuklarını da kendin gibi yapmışsın, hadi ikisi büyük, küçük kız ne zaman öğrendi bu oyunu" derken gözlerinin içi gülüyordu. Ben de "sadıç güzel olmadı mı bak herkes beğendi, Türk olan kişi oyunlarını unutmayacak" diye ders verir tarzda siyaset yaptım.

Geçen haftada ablamın kızı, yani yeğenim evlendi. Kına gecesinde bu defa kızlarım horon oynamışlar. Ben o akşamı görevli olduğumdan gidemedim. Daha oyun oynarlarken cep telefonum çaldı. Telefonda yeğenim "dayım keşke sende olsaydın kızların ne güzel horon oynuyor" deyince içim biraz burkuldu ama ne yapayım.

Toplum içinde böyle törenlerde neşeli olmak ve töremize göre eylenmek çok hoş bir duygudur. İşte benim aşkım da budur. Hele anamın sesini duyduğumda "oğlum bu kızların ne güzel horon oynuyor böyle" demez mi. Ben de şakayla karışık takıldım anama "Ne de olsa babamın oğluyum anacuğum" diye söylendim. Hele "Sana kurban olurum oğlum" deyişi yok mu.

Aşkların en güzeli değil mi.
( 203 Aşkların En Güzeli başlıklı yazı Necmi Yaprak tarafından 12.05.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu