Hz.eyyüb Sabrı
ismail karaosmanoğlu
1934 şiiri kayıtlı

HZ.EYYÜB'ÜN ÖĞRETİSİ 

HZ.EYYÜB'ÜN ÖĞRETİSİ 






HZ.EYYÜB SABRI

Eyyüb ki peygamberdi
Önceleri çok zengindi
Binlerce koyunu vardı
Binlerce keçileri vardı
Yüzlerce davarı
Köleleri vardı kölelerin altınları
Öküzleri inekleri
Develeri eşekleri
Atları vardı
Katırları
Arazileri vardı
Ovaları dağları
Fakirleri gözetirdi
Açları doyurur
Çıplakları giydirirdi
Konuksuz kalmazdı
Yetimlere bakardı
Dulları gözetirdi

Vakta ki Şam’ı kıtlık sardı
Devran döndü
Yoksulluk ortalığı kastı kavurdu
Mısır’da Firavun vardı
Firavun Eyyub’u çağırdı
Gel dedi bize gel
Seni zengin edelim
Malla donatalım seni
Eski günlerine dön
Yine gözet yetimleri
Doyur açları
Giydir açıkları çıplakları
Sevindir yoksulları
Bu daveti geri çevirmedi Eyyüb
Koştu bu davete Mısır’a vardı
Firavun ona her şey verdi malından mülkünden
Zengin etti onu
O da zulmüne göz yumdu onun
Şuayip gördü onu
İlendi
Dedi ey Eyüp sen ne yaptın
Zulme razı oldun
Dünyaya kandın
Eyyüb dedi
Ben açları doyurmadım mı
Çıplakları giydirmedim mi
Yetimleri gözetmedim mi
Dulları kayırmadım mı
Şuayip dedi
Şimdi büyük bir belaya hazırlan

O sırada bir ses duyuldu gökyüzünden
Ey Eyyüb bunları sana yaptıran kim
Sendin Ey Rabbim,
O halde niye razı oldun zulme
Ya Rabbi fakirleri düşündüm
Yetimleri düşündüm
Dullara kıyamadım
Ama sen benim dinime kıydın
Şimdi ben sana kıyacağım Eyyüüüüb
Belalara hazırlan

Ve imtihan etmeye başladı onu
Ama ne imtihan
Kefaret olsun diye
Zulme razı olmasına
Sınadı onu
Belalara uğrattı
Hastalıklar verdi
Hastalılar üstüne hastalıklar sardı başına
Her türlü derdi verdi
O sabretti durdu
Hastalıklar sardı bünyesini her taraftan
Vücudunu kurt sardı
Kurtlar delik eşik etti her yerini
Kokmaya başladı baştan ayağı
Tüm ldostarı terk etti
O yine sabretti
En son hanımı terk etti
O yine sabr etti
Dosttan geleni kabul etti
Haktan gelene hoş geldin dedi
Haktan gelene safa geldin
Hoş geldin safa geldin
Herkes sırt çeviri ona
Zenginken fakir oldu
Güzelken çirkin
Çiçek hastalığına tutuldu
Cüzzam hastalığına tutuldu
Dili şişti
Yemeğini yiyemez oldu
Yediği yaramaz oldu
Ayakları tutmaz oldu
Güçten takatten kesildi
Ele güne muhtaç oldu
Bir lokma ekmeğe aç oldu
Aç açık oldu
Çıplak kaldı
Namerde oldu muhtaç
Herkes terk etti onu
Şükretti Eyyüb buna rağmen
Sabretti tüm dertlere
Sabretti hastalıklara
Sabretti belalara
Yıllarca sürdü bu hal
Yine sabretti
Şikayet etmedi hiçbir zaman
Herkes terk etti onu
Dostları terk etti
Arkadaşları terk etti onu
Akrabaları terk etti onu
Hısımları terk etti onu
Komşuları terk etti onu
Dindaşları terk etti onu
Müminleri terk etti
İnananları yüzüstü bıraktı onu
Dedikodu ettiler hakkında
Günah işledi dediler Eyyüb
Bu Eyyüb hayırsızlar sınıfına düşmüş dediler
Eyyüb duydu bunu lendi
YA Rab dedi EYYÜB
Sen biliyorsun beni
Aç varken yakınımda
Tok olarak gezmediğimi
Çıplak varken yeni elbiseler giyinmediğimi
Doğrula ben Ey Rabbim
Bir ses geldi hatiften
Eyyüb doğru söyledi
Yine bir gün üç kişi geldi
Dininden dönen
Ne geldiyse söylediler ağızlarına
Hakaret ettiler ona
Sapık olmasaydı dediler
Başına gelmezdi bunlar
O gerçek peygamber değil yalancı peygamber
Kötü bir günah işlemeseydi dediler
Böyle bir belaya uğramazdı
Peygamber olsaydı eğer
Bunca hastalığa olmazdı duçar
Tevbe et dediler ey Eyyüb
İşlediğin o büyük günahtan
Sen öyle bir büyük günah işlemişsin ki
Daha önce işlememiştir hiç kimse böylesini

Eyyüb ’ün karısı Leyya
Kendisine tapınılanı bilmedi
Eyyüb’e tavsiye etti onu
Hak suretinde görüneni
Şifacı görünen laini
Eyyüb sezdi bunu kızdı karısına öfkelendi
Sen onun insanların düşmanı
Şeytan olduğunu
Bilmiyor musun dedi
Git buradan ve beni rahat bırak
Adem’i kandıran Havva’nın
Oyununa düşürme beni
Ben bir kez yanlış yaptım
Firavunun zulmüne razı olarak
Bak ne ceza verdi bana
Bir daha yanlış yaparsam
Kim bilir
Ne cezalara uğratır beni

Eyyüb’ün hali sona vardı
Her türlü acılara daldı
Herkes terk etti onu
Aç kaldı açık kaldı
En son terk etti onu karısı Leyya
Allah acıdı ona affetti en sonunda
Merhamet kıldı ona
Seni affettim dedi
Seni ve ev halkını
Her şeyini verdim geri
Malını mülkünü eşini gençliğini
Sabredenlere müjdele
Seni onlara ibret kıldım ve delil
Bir mucize olsun diye benden
Delil olarak peygamberliğine
İnananların inancı kuvvetlensin
İnkarcıların inkarı
İnananlar hak etsin diye cenneti ve cemalimi
İnkarcılar boylasın nar-ı cahimi
Vur ayağınla yere
Oradan bir su çıkacak
Hem temizleneceksin onunla
Hem sana tertemiz bir içecek
Soğuk bir su yaz sıcağında
Şifayla dolu
sana
Ve senden sonra gelecek olanlara
Kıyamete dek sürecek
Bir keramet senden
Bu ALLAH’tan bir rahmet
Akıl sahipleri için ibret olarak yeter de artar bile
Sonra çekirge yağdırdı altından
ZENGİN oldu Eyyüb tekrar eskisi gibi

Ahmet KEMAL
( Hz.eyyüb Sabrı başlıklı yazı EDİP GÜL tarafından 28.06.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu