HEMDEM
Bir şiir karalasak…
Ağlayarak başlamış
Hava karanlık
…ulaşamaz ay ışığı kara bulutların ardından
Çatırdar gökyüzü
Düşer yıldırım
Çakar şimşek
Süzülür kar taneleri usul usul
Bir tohum
Harlanır harlandıkça dibindeki ateş
Bir tohum
Bir gül
Küllerin kıyında
Toprağın ne üstünde ne altında
Ah ne yazık…
Isıtır ateş toprağı
Kavrulur onun toprağa değen yanı
Oysa bekleyecekti mevsimini
Saklanacaktı karlar altında
Gizleyecekti mucizesini
Ama yandı bir ateş ki harlı harlı
Olayazmış altta kalan kısmı harikzedegan
Oysa eviydi toprak
Bir tohum
Bir gül
Kırmızı
Ha patladı ha patlayacak
Hemen dibinde yanan ateşin yakıcısı
…elinde sopası
…közleri kurcalar yalnız bir çocuk
Saatlerdir yakmış kaç siter odun!
Çam odunu, daha sayılır taze
Düşünürken sönmeden etrafına düşen uçkunları ayağıyla eze eze
Hayalinde getirir on milyon zalimi dize
Bir şiir karalasak
Satır satır kana bulanmış
Yetmemiş diri diri yakılmış
Sönmüş alevi, ufalanmış
Bir yanı dağılmış
Bir çocuk varmış
Ateş yakacak evvelki ateşin külleri üzerine
Odunları hazır
Cebinde pürmüz çakmak
Ve bak
Bak
Bak
Bak ki bir an
Bir anda bir siter meşe
Güçlüdür ha özü
Sönmez hemen közü
Değil aceze
Yığar iken odunları küller üzerine çatal çatal
Bir de bakar bir tohum
Henüz yeşermiş
Ne işi ola ki burda
Nasıl ve nereden gelmiş?
Bilmem…
Bilmem kaçıncı şiirim yok olan
Amma yok olmayacak bu!
Gayri var
Gayri bir varlık gibi
Gayri bir can.
6 Şubat 2021