KARMA EĞİTİMİN ZARARLARI
Karma; Karışık, Büyük-küçük, kadın-erkek, çalışkan-tembel hepsi bir
arada eğitim-öğretim ne kadar rezil bir şey olduğunu şimdilerde anlamaya
başladık. Eğitim-öğretim şeytani ilimlere hizmet etmiş veya ettirilmiş. Fena
faka bastırmışlar bizleri, hatta tüm insanlığı. Gavurların uyanıkları biraz
uyanmışlar ama iş işten geçmiş, İblisin uşakları işi sinsi sinsi hal etmişler.
Evet; bizde karma eğitimle rezillikleri çektik, yaşadık, bizim çocuklar bu
rezillikleri yaşamasın diye uğraşıyoruz. İlkokul da bir erkek bir kızın yanına
oturtuldu mu, bu ona ceza sayılırdı. Çünkü erkeler kızların yanında rahat
konuşamaz, yaramazlık, yapamaz, küfürlü konuşamazdı. Arkadaşları dalga geçerdi
kızla oturuyor diye. Sonra ne oldu. Zamanla kızlar küfürbaz, arsız oldu. Öyle
şeyler söylüyorlar ki erkekler söylemeye utanıyor. Kızlar arsızlığı medeniyet
sanıyorlar. Erkekleri küçümsüyorlar, ama erkeklere özenip pantolon, caket
giyinmeyi marifet sayanlar var. Erkekleşmiş kadınlar, kadınlaşmış erkekler..
Hadi buyurun iblisin hilesinin son raunduna ikisi bir arada, lut kavmi zihniyeti
türedi. Yavaş yavaş insanlar insanlıktan çıkarılmak isteniyor. İnsanlıktan
çıkmışlar kendilerine köle arıyorlar, bulmuşlarda. Zavallı sözde okumuşlar
köleliklerinin farkında bile değiller. Bu işlerin böyle olacağı söylenirdi,
yazılırdı kimseler inanmazlardı. Şimdi bazıları nereden çıktı bu, edepsizlikler
biz ne zaman bu hale geldik diyenlerde var. Azar azar yonttular, soydular, cıs
cıbıl yaptılar. Anormaller normal, normaller anormal sayılır oldu. Kayıp eden
insanlık oluyor. Sevinenler iblis ve ona tapanlar. İblis insanlığı insanlıktan
çıkardığına, ona tapanlarda kedilerine gönüllü köleler yetiştirdiklerine
seviniyorlar.. Zekasıyla övünenler, köleliğe, seviniyorlar. Ne zavallı
durumlar. Karma eğitimde kızlarla erkekler bir birlerine alıştılar, utanmalar
yerini utanmazlıklara, erkekler-kızlara, kızlar-erkeklere benzemeye boşlayınca
farklı insanlar görmeye başladık. Eeee ne demişler kır atın yanında duran
kırata, Eşeğin yanında duran ondan bir şeyler kapar, ama kendi olmaktan
çıkar.. Sonra iş yerlerinde karışık çalışmalar, her iki tarafı da
yıprattı. Bir birine benzemeler iyice arttı. Yolda yürürken bakıyorsun. Erkek
gibi yürüyen kadınlar, kadın gibi yürüyen erkeler, giyim kuşam karma karışık
olduk. Kadın erkek ayrımı kalmadı, kadınlar üstün oldular sandılar bu işler
böyle sürecek. Lut çular türeyince kadınlarında sonu yakın. Onlara işe girme
önceliği verilmek istenecek .. Doğallığını beğenmeyenler, yapmaların
oyuncakları olacaklar.. Hak ettik değil mi? Azan bulur demişler. Yüce
Yaradan yaradılışını değiştirmek için, çeşitli hilelere başvuranlar cennetlerin
konusunu bile duyamayacaklar, cehennemlerde sonsuza kadar azaplar görecekler
der. Nedir bu? insanlıktan çıktık, kadınlar erkekleri sevmez, sözde küçümser
ama erkeğin yaptıkları her şeyi yapmak isterler, İblisin oyununa kadınlar daha
çok düşüyor, ne yazık ki. Ama bundan yine de erkekler sorumlu kurtuluş yok.
Yüce Yaradan erkeklere sizler çobansınız, reissiniz ailenizden sorumlu sadece
sizsiniz demiştir. Erkekleri yakan kadınların arsızları olacak. Haddini
bilmemek iki alem cümlemize büyük dertler, acılar tattıracak. Kadın kadınlığını
erkek erkekliğini bilmeli. Karma eğitim, karma çalışma hiç hoş değil. Eskiden
kadınlarında erkeklerinde bir ağırlığı vardı. Şimdi herkes tüy sıklet,
şeytanlar nereye üflese oraya gidiyorlar. Ağırlık kalmadı, merak kalmadı,
heyecan kalmadı. 20-30 yaştan sonra kadın erkek bir birlerine doymuş oluyor,
sonar sapıklıklar niye arttı. Her şey zamanında ve ortamında güzel derler.
Zamanın, ortamın değerini bilen çok az insan.. Müzelik oldu doğal insan. Bizler
şimdilerde doğal gıda peşindeyiz, doğal insanlar yetiştirmeyi beceremezsek,
doğal olmayan insan doğal gıdalar üretmez satmaz. Biran önce insanlığımıza,
Kadınlar kadınlığına, Erkekler erkekliğine dönmeli aileler kadın erkek dayanışması
demek, düşmanlığı değil, Kötü düşünceler iblisin fısıltılarıdır, süslü, allı
pulu dur, nefsine uydurur, iki alem cehennemleri buldurur.. Hiç
domatesle, kabak, patates, kopuz, bir kasaya konur mu? Tabii ki
hayır! Sert olanlar, büyük olanlar, yumuşak, küçük olanları ezer..
Yüce Yaradan biz tüm evreni ve içindeki tüm nimetleri insanlar için yarattık ve
onları imtihana tabii tuttu der. Düşmanlarını bildirmiş, dostlarını bildirmiş.
Helalleri bildirmiş, haramlardan uzak dur, sana zararlı demiş. Peygamberleri
örnekler olarak
göndermiş..
Peygamberlere zulüm edenlere neler yaptığını yapacağını bildirmiş, helak edilen
kavimlerle göstermiş. Hala neyin inadı.
İbadetlerin,
Helallerin sebebi iki alem huzurun teminatı. Zararlar ortada, rezillikler
ortada… Hayır dileyenler, güzel işler yapmaya, çaba gösterenler huzur bulur en
sonunda garanti. Kötülerin, zalimlerin sonunda kötü garanti…. İnananlara,
inanmayanlar, gündüzle-gece, güzelle-çirkin, Habiller-Kabiller, Asla
birbirlerini istemezler biri gelirken değeri gider. Bu mücadele sınavlarınız
bitene katar devam eder. Kabiller güçlü oluklarında hep çevrelerine,
zulüm, adaletsizlikler saçarlar, kan, gözyaşı severler. Habiller
güçlü olduklarında çevrelerinde huzur, adalet dağıtırlar, zulümlere,
adaletsizliklere, gözyaşlarını dindirmeye gayret gösterirler. Çünkü Yüce
Yaradanın emri böyle... Doğallığına şükür eden, haddini bilen, güzellikleri,
adaleti isteyenlere selam olsun…….
Yazarın
Önceki Yazısı