Yokluğum,
Hasretim,
Ey görünmezim...
Düşleri dimağımdan söküp eteğime döken ey!
Ey dokuz oğlan anası yanım;
Kırk öksüzle ocağına sığındığım, gel!
Gel; taneledim cennetten inme son narı...
Mâlum olsun,
Olmazları oldurdum.
Tufana denk sağanakta yaktım ateşi
Söküldü küllü bağrımdan tüterek sesim.
Duydun mu, ucu yanık türkü tutturdum.
Türküyü yakarken söndü nefesim,
Son nefeste "Sen..."
Dedim, Durdum...
Öyle ki;
Ta arşta duyuldu es'im...
Alem duysun;
Dut ağacına tünemiş -sağır bülbülü-
Gam teli kopan sazın burgusuna,
Ben kondurdum.
***
Deng-i Naz
İstanbul: