düz ağaç gördüğümde Yunus gelir aklıma
kırk senedir düz durdum
kırk günde unutulmasına içerlendim
nokta olduğumu virgülden sonra anladım
beyaz kâğıt, kurşun kalem
ömrümü nakış nakış işledim
ağ düşen sakalımın teline
üç çizgli elimin ayasında aynayım
işim falcıya kaldı, kapı tokmağı tık tık
sepetinde kuş gelmiş
sefa gelmiş hoş gelmiş
hayallerim maviydi yakamozlu gecede
karanlıklar ülkesi bahtımın aynasıdır
kelimeler titriyor dilimdeki hecede
cefa dediğim illet ömrümün mayasıdır
sütüm incir ağacından sağılmış
meyvesi nasip olmadı
evimin dibinde çıkmasına şaşırmadım
kahveme konu oldu köpüğünü taşırdım
zebaniler bugün bana uğradı
sepetinde kuş gelmiş
sefa gelmiş hoş gelmiş
hayallerim kırmızı güneş battığı zaman
iki tane of çektim karanlığa gark oldum
bil ki o gün ölüyüm kalbim yattığı zaman
uyandım destur çektim, gözyaşımda ark oldum
Azraille konuştum
Sepetinde kuş gelmiş
Ecelimle tanıştım
Sefa gelmiş hoş gelmiş
İshak Aras ( mihman)
Söke Aydın