Geçen gün, KENDİM ve GEÇMİŞİMle
Aynı masada buluştuk
BEN, KENDİMi karşıma alıp yargılarken
Sinirlendi GEÇMİŞİM
Gelmişime geçmişime saydırdı
Yediğim dayaktan doğrulamadım
Döndüm baktım ki
GEÇMİŞİM ayakta, hala aynı durakta, aynı sevdada, aynı gözlere müptela
Şaşırdım KENDİMe, o da artık evli ve çocuklu
Geriye bir BEN kaldı
O da şimdi ikisinin tam ortasında bozgun ve kızgın
Bana demli bir çay dedi BEN
Hüzünlendim
GEÇMİŞim film şeridi gibi geçti gözümden
KENDİMle olan kavgada hep yenildim BEN
Sonra aldım karşıma KENDİMi,
Biraz dertleştik
Çay içtik
Kederlendik
Epeyce beraber yol yürüdük
GEÇMİŞten konuştuk geleceğimizi düşünmeden
Neredesin, nasılsın, iyi misin, yaşıyor musun dedi
Ben hâlâ ölüyüm dedim, senden uzaklarda olunca
Buz kesildi ortalık
Epey bozuldu, kızardı
GEÇMİŞ de olsa hemen bozuk çalardı
Söylenme dedim öyle içimden
Söyle, ne söyleyeceksen derinden
Ahhh dedi GEÇMİŞim
BEN dedi gelememişim
Meğer BEN, bana geç kalmışım
Kıyamet koptu sandım
Küfürler havada uçuştu
Sevda başını kaldırınca
Yiğit kalmadı ortalıkta
Resmen meydan savaşı yaşandı
Ortalığı alev aldı
BEN, bana yumruk salladı
Gönlüme bir hançer saplandı
Gözlerim yine GEÇMİŞe daldı
Bağırdım, çağırdım duyan olmadı
Döndüm baktım ki
Bana yine bir BEN kaldı
BEN, KENDİM ve GEÇMİŞİM
Biz hiçbir zaman aynı anda bir arada olamadık
KENDİMle olan kavgam hiç bitmedi
GEÇMİŞim hep yakamdan tuttu
BENse hep geç kaldım KENDİMe