Sudaki halkaları sayardık,
yağmur yağardı, ıslanırdık.
Gözümüz deniz kabuklarını
kumlara emanet ederdik.
Yani sevgilim...
Geceyi severdik, ay var diye.
Mavimsi şavkı unutmazdık,
biraz da yıldızların hatırına
hakkını teslim ederdik.
Her gecenin sonu mutlu son.
Sözcükler aramaya çıkardım,
heybemdeki eksik kelimeleri
tamamlamak için.
Ve sevgilim,
şiir bittiğinde
imgelerimiz hep fazla çıkardı.
Pencereden arabaları sayardık,
sonra yastık kavgasına başlardık.
Unuttum mu sanıyorsun?
Hüzünlerimizde bile tebessümü...
Sayardık alnımızda kaç çizgi,
hangimizin daha fazla.
Uçurum başlarında gözlerin
“Dur!” derdi,
“Daha fazla gitme!”