''
Duvara bantlanmış muz eseri kimin?''
''Geçtiğimiz ay İtalyan Kavramsal Sanatçı Maurizio Cattelan'ın ''galeri duvarına bantlanmış muz.'' eseri olarak bilinen Komedyen adlı eseri açık artırmada 9.5 Milyon Avusturalya Dolarına satıldığında, bir çok kişi inanmayarak şaşkına döndü.'' 3 Aralık 2024 Geçen sene Basından
Çok da değil tam altı yedi ay önce sanat dünyamızda böyle bir olay yaşandığına bir çoklarımız şahit olmuştu. Yukarıda adı geçen muhterem İtalyan, duvara bir muz yapıştırıyor ve bunu da millete bilmem kaç milyon dolara kaka.... Pardon satıyor işte, bir şekilde sanat eseri olarak...
Benim ondan neyim eksik ki? Şimdi bu da soru mu diyeceksiniz? Tabi o bir sanatçı, hem de kavramsal sanatçı. O yapar da ben yapamaz mıyım? Ben de yaparım, yapacağımda, sizde bayıla bayıla göreceksiniz ve o ortaya çıkaracağım, muhteşem sanat eserine selam duracaksınız.
Sene başından beri kafamda aslında bu olayda uygun zamanı ve de zemini bulmak lazım. O zamanda muhteşem sanat eserini ortaya çıkartıp parsayı toplamak lazım. O İtalyan 9.5 Milyon Euro'ya sattıysa bende herhalde bir milyon Euro filan kazanırım diye düşünüyorum. Ne de olsa onun kadar ünlü değilim...
Mahalle Manavımız Nurullah Ağabeyden malzemelerimizi toplamaya bakalım önce... O muz ile sanat icra ettiğine göre onu taklit etmemiz etik olmaz, o zaman daha değişik meyvelerden gideceğiz... Salatalık olabilir, portakal olabilir, karpuz olabilir, hatta üzüm veya çilekte olabilir bir kaç tane... Sadece meyve de değil, sebzelerde olabilir, mesela patates, kereviz, enginar gibi... Malzeme temininde sıkıntı yok da başka bir sıkıntı var. Ben nerede sergileyeceğim bu sanatı? Tabi bir de ben resmi sanatçı olmadığımdan bu işi çaktırmadan yapmam lazım...
İşteeeeeeeeee! O muhteşem gün gelmiş çatmıştı. Başkentte ki o müzeye girip çaktırmadan sanat eserimi de boş bir duvara bantlayacaktım. Sonraaaaaaaaa! Sonrası gelsin milyon dolarlı teklifler... Hatta eserim için açık artırma bile yapabilirler diye aklımdan da geçmiyor değil...
Hafta başı pazartesi bu gün. El çantama bir tane salatalık, bir adet patates, bir adet enginar, bir tane de üzüm salkımı koydum. Her ne kadar içeri girerken X-Ray cihazından geçeceksek de o meyveler ve sebzeler haliyle bir saldırı aleti olmadığı için zil ya da alarm çalmayacak. Bende içeri girince çaktırmadan sanatımı icra edeceğim veeeee nihayet tarihe geçeceğim. Gazeteler, yazılı ve görsel basın durmadan benden bahsedecek...
Sabah erken saatlerde Resim ve Heykel Müzesindeyim, yaz günü boş tabi ki. Öğlene doğru biraz insan kalabalığı olacaktır, o nedenle işimi çabuk görmem, sanat eserimi çabuk ortaya çıkartmam lazım. Koridorun birine saptım. Yavaş yavaş yürüyor ve duvarlarda boş yer arıyorum. Her yerde dolu, dolu olmasına da illaki bir boş yer bulmalıyım. Güvenlik görevlisi arkadaş sanki bir şeylerden şüphelendi gibi, çaktırmadan beni takip ediyor. Havaya bakarak ve ıslık çalarak geziyormuş gibi, resimleri inceliyormuş gibi yapıyorum...
Güvenlik görevlisi birdi, şimdi iki oldular. Olsun o eserlerimi mutlaka burada bir duvara yapıştıracağım, bunun kaçarı yok. Hah! Buldum işte boş duvar. Bant cebimde, çaktırmadan çıkartmam lazım. Evet çıkarttım şimdi yapıştırıyorum salatalığı... Evetttttttttt! İşte budur, nihayet benimde milyon dolarlık bir sanat eserim oldu... İsmini de koyalım ''Salatalığın Hüznü.'' olsun. Hızlı hareket etmeliyim, hadi bir tane daha, bir salkım üzümü de yapıştırayım, tamam, bunun adı da ''Salkım salkım mutluluk.'' olsun...
Ahanda çaktılar billahi! Tam o sırada güvenlik görevlileri üstüme üstüme gelmeye başladılar. Kaçmam Lazımmmmmm! Acilen hem de... Kaçamadım ve yakaladılar beni iki güvenlikçi... Hemen duvara yapıştırdığım salatalığı, sonrada üzümleri söktüler. Alçaklar dokunmayın onlara, onlar benim sanat eserlerim, daha teklifler gelecek bana milyon dolarlık. Bari fotoğraflarını çekseydim duvara yapıştırınca, tüh! Onu da yapamadım...
Beni bir odaya götürdüler iki güvenlikçi... Bir güzelde ıslattılar. Suyla değil canım suyla değil, anladınız siz onu... Dönmüş bana ''Bunu niye yaptın kardeşim?'' diye soruyor. Ben de ''Kavramsal Sanatçıyım kardeşim siz sanattan ne anlarsınız?'' diyorum. Sonra da o muhteşem sanat eserlerimi aldılar, ikiye böldüler, üstüne bir de tuz döktüler yediler o yeşil güzelliği ve de sıra dışı sanat eserimi, tabi üzümü de yediler, yerken de bir iki tane bana da verdiler, alçaklar, sanat düşmanları ne olacak...
(
Bende Yapabilirdim Ve Yaptım başlıklı yazı
AhmetZeytinci tarafından
29.07.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
