Umut Þiþesi

Mýsýr’da El Ariþ’te Fatma Nine, titreyen elleriyle plastik þiþeye pirinç doldurdu. Ýçine “Allah sizi korusun” yazdýðý kâðýdý koydu, aðzýný sýkýca kapattý. Denize býrakýrken gözyaþlarý süzüldü: “Bir çocuðun karný doysun.” Gazze’de küçük Hasan, sahilde þiþeyi buldu. Annesiyle açtýlar, pirinci görünce sarýldýlar. Hasan, “Anne, biri bizi düþünüyor!” dedi. O gece Fatma’nýn duasý, Hasan’ýn gülüþünde yankýlandý.

Çocuk Mamasý

Meryem, plastik su þiþesine bebek mamasý doldurdu. “Bir bebeðin aðlamasý dursun” diye dua etti, gözleri dolu. Þiþeyi dalgalara býraktý. Gazze’de genç bir anne, Sahar, sahilde þiþeyi buldu. Oðlu Ali’nin açlýktan bitkin yüzü gülümsedi. Mamayý kaþýkla yedirirken “Kim gönderdi bunu?” diye sordu. Gökyüzüne bakýp aðladý: “Bir melek olmalý.” Uzakta Meryem, kalbinin huzurunu hissetti.

Bulgurun Yolculuðu

Ahmed, plastik bidona bulgur doldurdu. Denize býrakýrken içinden “Ulaþtýr Ya Rabb’im, yalvarýrým.” diye dua etti. Gazze sahilinde yaþlý bir balýkçý, Hüseyin, bidonu buldu. Torunlarýna yemek yaptý, mutfak bulgur koktu. Çocuklar güldü: “Dede, deniz bize yemek verdi!” Hüseyin, bilinmeyen göndericiye dua etti: “Kimsen, Allah razý olsun.” Ahmed, o gece rüyasýnda gülümseyen çocuklar gördü.

Þekerin Tatlý Umutlarý

Genç öðrenci Leyla, pet þiþeye þeker doldurdu. “Bir çocuðun yüzü gülsün” diye içinden defalarca dua etti. Þiþeyi denize atarken kalbi titredi. Gazze’de küçük Aiþe, sahilde parlayan þiþeyi aldý. Þekeri aðzýna atýp gözleri parladý: “Baba, bu cennetten gelmiþ!” Babasý aðlayarak sarýldý. Leyla Mýsýr’da uyurken, Aiþe’nin gülüþü sanki gökyüzünde bir yýldýz oldu, geceyi aydýnlattý.

Unun Bereketi

Hülya, unla dolu þiþeyi denize býrakýrken “Ey rýzýklarý veren Allah’ým bu þiþe Gazze’de bir ekmek olsun, yeter” dedi. Gözyaþlarý suya karýþtý. Gazze’de Selma, þiþeyi buldu, unu yoðurdu, çocuklarýna ekmek yaptý. Küçük Yusuf, ekmeði ýsýrýrken “Anne, bu çok güzel!” dedi. Selma, “Birinin duasý bu” diye fýsýldadý. Hülya, o sýrada Mýsýr’da, kalbinde bir sýcaklýk hissetti.

Dua ile Doldurulan Þiþe

Mustafa, plastik þiþeye mercimek koyarken dua etti: “Allah’ým, bir sofrayý þenlendir.” Þiþeyi dalgalara teslim etti. Gazze’de bir balýkçý, Eymen, þiþeyi yakaladý. O akþam ailesi mercimek çorbasý içti. Küçük kýzý Nur, “Baba, Rabb’im bize göndermiþ?” dedi. Eymen gülümsedi. Mustafa, o gece rüyasýnda bir sofranýn bereketini gördü.

Notlu Þiþe

Amina, þiþeye nohut koyarken küçük bir not yazdý: “Gazze, yalnýz deðilsin.” Þiþeyi denize býrakýrken aðladý. Gazze’de on yaþýndaki Omar þiþeyi buldu, notu okudu. Annesine koþtu: “Anne, dünya bizi seviyor!” O akþam nohut yemeði yaptýlar. Amina, Mýsýr’da gökyüzüne bakarken, Omar’ýn sevinciyle kalbinin ýsýndýðýný hissetti. Uzaklar yakýn olmuþ, umut bir notla taþýnmýþtý.

Bebeðin Gülümsemesi

Esma, bebek mamasýný þiþeye doldurdu, “Bu mamayla bir bebek doysun ey Yüce Allah’ým” diye yalvardý. Þiþeyi denize býraktý, kalbi titriyordu. Gazze’de genç anne Zehra, sahilde þiþeyi buldu. Bebeði Laila, mamayý yedikçe gülümsedi. Zehra aðlayarak dua etti: “Kim gönderdiyse, Allah razý olsun.” Esma, o sýrada Mýsýr’da, bir bebeðin gülüþünü hayal etti, gözyaþlarý umuda dönüþtü.

Pirinç ve Umut

Ali, þiþeye pirinç doldururken “Bir sofraya bereket olsun” dedi. Denize atarken dua etti. Gazze’de küçük Abdullah, þiþeyi dalgalarda gördü. Annesi pirinci piþirdi, sofrada herkes doydu. Abdullah, Rabb’ine þükür etti. Ali, Mýsýr’da gökyüzüne bakarken, bir ailenin sevincini yüreðinde hissetti.

Þiþedeki Dua

Zeynep, plastik þiþeye bulgur doldurdu, “Bir çocuðun karný doysun” diye Allah’a yalvardý. Denize býrakýrken gözyaþlarý sel gibi aktý. Gazze’de küçük Ýsmail, þiþeyi buldu. Annesi bulgurdan pilav yaptý; Ýsmail, “Anne, bu denizden gelen hediye!” dedi. Zeynep, Mýsýr’da dua ederken, Ýsmail’in gülüþü sanki gökyüzünde yankýlandý.

Dr. Osman Akçay