Her zaman seyahat ederken insanları incelerim sessiz sakin bir biçimde. Bunlar içinde de en çok gözüme ilişenler Z kuşağı diye tabir edilen zibidi gençler. Z Harfi tam da Zibidi kelimesi ile anlam bütünlüğü içeriyor... Aramızda belki de çok kuşak farkı olduğu için bize anormal gelen bir takım şeyler onlara normal gelebiliyor...

Son durağa gelmemize üç dört durak kala üç dört tane öğrenci kardeş biniverdi... İki üç tanesi oturdu boş koltuklara, bir iki tanesi ayakta takılıyorlar, sohbet ediyorlar... İçlerinden birisi dikkatimi çekti fazlaca. Saçlar uzun mu uzun, kulaklarda seyyar basket potası büyüklüğünde halkalar, küpeye de benziyor ama benzemiyor da aynı zamanda... Göğüslerine bakıyorum sutyen ya da meme gibi bir şeyler belli olmuyor, erkek gibi de ama işte öyle...

Dur bakayım bir takılayım şunlara dedim içimden, içimde ki duyguları dışarı çıkardım. Uzun saçlı ve kulağı seyyar basket potalıya yanaştım ''Kızım saatin var mı?'' dedim. Bana döndü öyle bir bakış fırlattı ki ''Ben kız değilim babalık görmüyor musun?'' dedi... Hadiiii! Babalık da olduk delikanlının sayesinde... Neyse bozuntuya vermedim tabi...

Oturan arkadaşları da lafa girdiler bana dönerek ''Amca onun tarzı öyle, sen kız zannettin ama o sapına kadar erkek.'' içimden yüzlerine karşı ''Bu erkekse biz neyiz, bizim çocuklarımız ne ulan.!'' dedim yine içimden içimden... Tartışsak şimdi aramızda kesin kavga çıkar bir de onlar beş altı kişi beni hacamat ederler... La havle çekiyorum bende bir şekilde içimden dışıma doğru onların duymayacağı şekilde...

İşi gırgıra vurmak lazım biraz diye de geçiriyorum kalbimden. Döndüm oğlana ''Basket antrenmanların ne zaman iyi oynuyor musun bari evladım?'' önce durakladı, sonra da şaşırdı ''Ne basketinden bahsediyorsun amca, basketle işim olmaz ben eşli dans sporu yapıyorum partnerimle, basket ne alaka ya!'' dedi... Tam işte burada laf bu gediğini bulup gitmeli diye geçirdim içimden ve de yolladım lafı gediğine ''Evladım kulaklarında ki mini basket potalarını görünce herhalde bu basketçidir filan diye düşündüm, kusura bakma.'' dedim... Kısa bir sessizlikten sonra arkadaşları da biz de hep beraber gülmeye başladık. İki durak sonrada indiler, ha bir de el salladılar inince...
( Metro Da İlginç Tipler başlıklı yazı AhmetZeytinci tarafından 25.12.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu