Mutlaka hâsılat biçilir, er geç.
Bir insanı bile kurtarmaktır kâr.
Dostluğun şerbeti içilir, er geç.
Dini yozlaştırdık, bildik töreyi.
Yaralar derinde bulduk pireyi.
Yasalar tanınmaz yaptı yöreyi.
Kötülük yapmaktan kaçılır, er geç.
Cezalar töreye göre verilir.
Kan düşer toprağa, dara derilir.
Düşmanlıklar başlar, ipler gerilir.
Gerilen engeller geçilir, er geç.
Haklarını aldık, attık kadını.
Kul hakkıyla bulduk, dünya tadını.
İnsanım uyanır, bilir adını.
Gerçekler ortaya saçılır, er geç.
Kardelenlere, kar engel olamaz.
Gün bekleyen tohum, çiğsiz kalamaz.
Seven kalbe, kimse korku salamaz.
Çöllere güllerle göçülür, er geç.
Medet umup kafa koyma peruğa.
Ağzına alıp tat verme koruğa.
Dursunî’nin adı, çıkmaz doruğa.
Ekilen tohumlar açılır, er geç.
Dursun Yeşil –2008