Ne saflığında sükut diledim gönlüm kanarken.
Ne iptila ben dedim fuzuli aşkında yanarken.

Bir yer vardı biliyordum kaçışlar hep ona.
Ne kaldı ki söylenmemiş düşen yapraktaki fona.

Bazan griydi bazan sarı, vuslatın bedeli.
Ferhatlar yaşar mı Şirinler habersiz gideli.

Ey aşıkı nalan, kıblesiz ölümler yar olmuş.
Meğer yok sandığın girizgah hep sende var olmuş.

Ancak gece düşer yıldızın kısmetsizliği eşke.
Ve bir daha döneydim Yunus dergahına keşke.

Ol gecede kanatırsın gül diyarını önce.
Bitirirmiş aşık anda mutlak varını önce.

Bedel buysa sengine yazılmasın hüvel baki.
Anda bilirdim derman, meğer yalancıymış saki.

Şehri boyadım kande yokuş yokuş fevaranım.
Gül renginde kanasın gece, ben ki kan revanım.
 

...
( Bir Gecelik Müsemma başlıklı yazı Lütuf VELİ tarafından 21.10.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu