Buyrun edebiyat dostlar hoş geldiniz,edebiyat soframa...
Ne kadar bereketlidir, ne kadar görkemlidir edebiyat sofraları...
Her tabaktaki ayrı tat ayrı lezzettir.
Uludur bu sofra, beyazdır tabakları, kaşıkları kalemler.
Otur edebiyat dostları
oturun, çesni dolu bu sihirli sofraya...
Her kalemin kaşığında ayrı bir tat, ayrı bir yürekle pişer bu güzel beyin sunumları.
Ben
her kalemin beyin ocağına davetsiz giderim, otururum hemen edebiyat sofrasına doymak
bilmem, her tabakta farklı güzellikte duygular...
’’Okuyanlara estetik (sanatsal) bir doyum sağlamak amacıyla yazılmış, ya da böyle bir amacı
olmasa bile biçimsel ve içeriksel özellikleriyle bu düzeye ulaşabilen bütün yazılı eserlere
edebiyat denir. edebiyat bir anlatım biçimidir. düşünce ve duyguları güzel ve etkili bir
biçimde anlatma sanatı olarak da tanımlanabilir.
herhangi bir metnin edebiyat eseri
sayılabilmesi için sanatsal değerler taşıması gerekir’’
Doyumsuzsun edebiyat sofrası , sofrandan her gün
tabak tabak alsamda, doymak bilmiyorum...
Başka bir edebiyat sofrasında buluşmak üzere sevgili edebiyat aşıkları..!
Edebiyat iyi ki varsın sen!
Oya Gedik
