Kapıldık gidiyoruz, gizemli yere doğru,
Üstümüze kar yağdı, bir şeyler aldı yara,
Özgürlük aşığıydı, kanadı kırık kumru;
Yeşillenmiş dallara çiğler düşen güllere,
Böcekler sarar durur,/ durur sevdiği yere,
Doyar onunla kuşlar, mil sürerde gözlere,
Gideriz biz yollarda gizemli yere doğru;
Ağustosta gün olur, dağlarıma kar yağar,
Bilirim/çok görülmüş, kitaplar öyle yazar,
Konca veren gül ağlar, bahçede olur zarar,
Gideriz biz yollarda, gizemli yere doğru.;
Yağmur yağan ormana kalabalık yollara,
Taş yağar kurşun gibi kanda boğulur yara,
Yeni açmış dal kurur, düşünce bir çamura,
Gideriz biz yollarda, gizemli yere doğru;
Güneşini özleyen, uzun boylu ağaçların,
Boyu var gün görmemiş, görebilirse yarın,
Kalınlaşır gör gövden bal verir o çamların,
Gideriz biz yollarda, gizemli yere doğru;
Yüksel yaşlıdır görmez, gitmeyecek o kışı,
Küçüksen sen görürsün, yaparsın sen alkışı,
Hele bir vakit geçsin gör sen de yağmur yaşı,
Görürsün Hanya Konya denen gizemli yeri.
A.Yüksel Şanlı er
28 Kasım 2010-11-28