Günlerden bir gün:
Bir mahkeme salonunda
Gerçekle şaka arasında
Neticede boşanma adına bir dava.

Salon dolu,
Meraklı bakışlar her yanda
Asıl şaşılması gerekende
Elli yıl sonra bir yastıktan kopma.

Adam inatçı tavırla
Kadın ise,titreyen elleriyle kontrol altında
Öfke kaplı her yanı
Çıt çıkmadı salondan.

Hakim, 'Anlat' dedi tok bir sesle.
Bu yaşta burada olmaya
İten külfet neydi
Mahkeme salonunda yasa boğulmaya.

Yaşlı kadın bir kez daha öfkeyle
Gözlerini çevirdi eşinden ,döndü hakim bey'e
Önce söz istedi,ardından
'Yetti gayri' dedi soluklandı.

Kurumuştu ağzı öfkeden ,nefretten
Yutkunmak istedi ama yapamadı
Düğümlenmişti sözler ümüğüne
Heyecandan dili dolaştı birbirine.

Kısıkta olsa bir sesle
Yine de ağzını aralayıp
'Bu herif 50 yılımı zehir etti' dedi.
Salon sessizliğe gebeydi.

Gözleri bürünmüştü yasa
Yaşlı kadın hıçkırıklar altında
Yanağına düşen yaşlarla
Başladı hikayesini anlatmaya..

''Bizim bir sedef çiçeğimiz vardı...
çok sevdiğim! '
O bilmez... 50 yıl önceydi...
Hediye etiği çiçekten ,tohumdu elimde ki.

Yoktu çocuğumuz
Uygun görmemişti YARADAN
Verdim tüm sevgimi çekirdeğe
Büyüttüm,besledim,fidan eyledim ellerimle.

Yavrum bildim okşadım
Tüm sevgimle kucakladım
Kurumaya başladı bir anda
Adaklar adadım gece sulamaya.

‘İyi gelir' demişlerdi..
Elli yıl hergece su verdim ellerimle
Uyuyakalmışım sadece o gece
Onca zaman içinde sulasaydı bir kere.

Yaşlı kadın yorgun düşmüştü.

'İşte ben böyle bir adamla 50 yıl geçirdim..
Ona hayatımı, umudumu verdim. .
Bir kerecik olsun benim işimi yapmadı.
Onsuz daha iyi olacağımı düşünüyor ve boşanmak istiyorum.'

Yaşlı adamın sözleri

Döndü hakim yaşlı adama
Varmı bir diyeceğin bey amca
Bunca yıllar arasında çıkmamıştı hakim karşısına.

'Askerliğimde bahçıvandım, Reisicumhur Köşkünde.
Envai çeşit çiçek vardı o görkemli bahçede.
Sedef çiçeğini orada tanıdım. Fadime'mi de.
Çok seviyordum, ona çiçek buketleri yapıp verirdim hep

İlk evlendiğimiz yıllardı.
Tutuldu boyun ağrısına
Hekimin tavsiyesiydi
‘Her gece uykusunu bölüp uyansın ve boynunu oynatsın' dedi.'

Yaşlı adam, hâlâ sırtı kendisine dönük olan eşine baktı şefkatle.
'Hekimi pek dinlemedi bizim hatun.
Uykuyu seviyordu.
Benim sözüm de para etmedi! '

Ben ona, ‘Gece sularsan çiçek kurumaz' dedim.
Adak adattım. Her gece uyandırdım ve seyrettim.
O sevdiğim kadını, yavrusu bildiği çiçeği sularken seyrettim.'.
'Her gece o çiçek ben oldum sanki! '

''Hanım yattıktan sonra kalktım' dedi,
'Sedef çiçeği, gece suyunu sevmez, Hakim bey.
Eşim yattıktan sonra, onun saksıya döktüğü suyu boşalttım hep.'
Şimdi ben soruyorum hakim bey...

Elli yıl her gece
Bitmek tükenmek bilmeyen bir sevgiyle
Eşinin bir şekilde iyileşmesine
Ve bunca yılda yanık bağrımla sevdiğime göre.

SUÇLUYSAM HAKİM BEY
BOŞAYIN GİTSİN O HALDE.

Açıklama:Bu hikaye gerçek yaşanmış ve bunca yıl sedef çiçeğininde aralarında olduğu elli yıllık aşkın varoluşudur.
Bazı sözler aynen aktarılmış olup kurmaca düzenlenmemiştir.
Zaten SEVGİDE KURMACA olurmu siz söyleyin

TÜM SEVEN KALPLERİN ,KAVUŞMASI DİLEĞİ İLE...

SEVGİLİLER,SEVDALILAR GÜNÜ KUTLU OLSUN

YAZAN:SUNA İPCİ
09/02/2011
İZMİR





( Sedef Çiçeği başlıklı yazı Suna İPCİ tarafından 13.02.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu