Şimdi yoksun...

Sensiz güneşi tutulmuş sabahlara uyanıyor
gözlerim
Ve z/amansız gidişinin yasını tutuyor ay
Gecelerimde...

Anıların yüzü solgun
Kirpiğime astığım gölgen bile ağlamaklı
Bir bakış boyu...

Yelkovan yokluğuna bilendikçe
Akrep zehrini kusuyor
Vakit can kırığı
Ziyankâr
zamanın elinde...

Şimdi yoksun...

Nasıl bir iklimdir bu
Sanki umudu soyunuyor temmuz
Güneşin parmaklarında

Hazan mevsiminin son bekçisi bir ağaç dalında kalmış
tek yaprak gibiyim
Tir tir titremekte...

Oysa ki
gözlerinin baharına mülteciydi gözlerim...
Şimdi
aşkına mülteci bu kimliği
acımasızca sorguluyor
yokluğunun mevsimi
İlk cemresini bile çok görüyor yüreğe...

Yoksunluğun can çekişiyor
Her nefeste ten
mahşer yeri
Soluğumda kıyamet
U/mutsuzluğum güz yorgunu


Sen ki ağustos kadar sıcaktın
tenimin ülkesinde
Düş kadar uzak olsa da
Şubat soğuğu sevişmeler
Yarım yamalak öpüşlerde
Sensizlik kışlara gebe

Düşündükçe yokluğuna d/üşüyorum

Gel!
Sıla olsun avuçların
Uzat ellerini gurbetime
Ört üstünü sensizliğimin
Yitik kentlerimde son bulsun yalnızlıklar...

Sor beni yokluğuna
Seni çok özlüyorum...

14.04.2011


Arzu Karadoğan

( Can Kırığı Mevsimler başlıklı yazı A.KARADOĞAN tarafından 24.06.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu