Üçüncü Boyut 16
Kürşat hoca parkta gezerken kadirlinin çehresini değiştiren belediye başkanını birkez daha taktir etti...Ömer başkan bir doktor
hassasiyetiyle yıllardır el atılmamış köhneliği izbeliği yaşanabilir
hale getirmişti...Bu parkın evveliyatını bilirdi ,70 li yıllarda burası
adeta bir korku parkıydı.İnsanlar korkarak etrafından geçerdi,ipsiz
sapsız bir yığın ne idüğü belirsiz insanlar burayı mesken tuttmuştu ve
yıllarca da böyle kalmıştı...Şimdi çevre düzenlemesiyle işyerleriyle içindeki tiyatro,spor salnlarıyla adeta bir merkez haline getirmişti...Gecenin hayli ilerlemiş saati olmasına rağmen sanki tüm Kadirli burdaydı..yol boyunca kafasındaki onca sorulara rağmen bu güzellikleri görmenin huzuru vardı üzerinde...
Öğretmen evi bu parkın hemen bitişiğinde güney cephesindeydi...Yıllarca öğretmenlerden toplanan paralarla yaptırılan bu sığınak malesef günümüzde bir çok kurumda olduğu gibi birilerinin çiftliği olmuş kar getiren bir kuruluş haline dönüştürülerek
adeta öğretmenin elinden alınmıştı...Gerçi öğretmenlerimiz de malesef
kendi değerlerine sahip çıkamayan bir kuru kalabalık olmuştu Kürşat
hocanın gözünde...İnsanlar saygınlıklarını kendileri yaptıklarıyla elde
eder dedi kapıdan içeri girerken...Kapıda yıllardır öğretmen evinin emektarı olan Derviş karşıladı onu,
-Ooo hocam yolu mu şaşırdın gecenin bir vakti ne ararsın buralarda...
-Yok derviş yok ...bugün misafiriniz olmaya geldim,inşallah yerin vardır.
-Kalmak için mi hocam ?
-Evet, bu saatte oyun oynayacak halim yok ya...
Derviş Kürşat hocanın kızdığını anlamıştı...hiç söz etmeden anahtarı çıkardı ve uzattı.
-48 NUMARA HOCAM
-Borcum
-30 tl hocam...
Cebinden
50 lira çıkarmış anahtarı alıp yukarıya çıkmıştı Kürşat hoca.Paranın
üstü elinde kalmıştı Dervişin...''''Neyse sabah veririm ''''diyip parayı
yerine koyarken bir yandan da kapıları kapatmaya başlamıştı Derviş de
,Kürşat hocanın bu zamansız gelişi hayli düşündürmüştü...Ne işi vardı bu
saatte düzenli bir aile hayatı olan bu adamın ...Aman neyse ne...demek
ki bir sıkıntısı var adamcağızın belki de bir gece kaçamağı ...''''diye
düşündü.
Kürşat hoca odaya girmiş hala olanlara bir anlam
veremiyordu...Ne işim var benim burada diye düşündü.Evim dediği o yerde o
yabancı insanların işi neydi...Yoksa yanlışlıkla başka bir mahalleye
başka bir eve mi gitmişti...Ama sarhoş değildi,yıllarca yaşadığı
acıları,sevinçleri gömdüğü o binanın taş duvarları değil miydi,nasıl
yanılabilirdi ki...
Gerçi bugün sabahtan bu yana dahası birkaç
gündür yaşadığı hangi olay durum olağandı ki...Bunları düşününce yarına
bırakmalı ''''Gecenin hayrından gündüzün şerri, derdi ninesi gözlerini
yumarken hala içinde gideremediği bir yığın soru vesvese vardı...
(
Üçüncü Boyut 16 başlıklı yazı
Lütuf VELİ tarafından
25.08.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.