......../Sıradan bir kasaba kızı olan fakat çok güzel olan,kasabalı Ayşe,yaşadığı yerde bekar olan mühendis Mustafa ile, ve mühendis Mustafa’ ın daha askere gitmeden önceki çalıştığı bu küçük kasabada bir tesadüf eseri birbiriyle tanışırlar. Bir müddet sonra bunlar birbirlerine deli gibi aşık olurlar ve daha sonra bunlar gizli, gizli bu kasabanın tenha yerlerinde buluşmaya sevişmeye başlarlardır.
Ayşe mühendis Mustafa’ yı, o kadar çok sever ki onun için gerektiğinde canını bile vermeye hazırdır. Ayşe mühendis Mustafa’ ın görevli olmadığı boş zamanlarında onunla beraber olur buluşurlar ki, dağlar, kırlar ve deniz kenarlarındaki kuytu Ak denizin güzel kıyılarını okşadığı sıcak ve yeşil kumsallar onların yaşadığı aşk izlerinin bulunduğu ve gizli, gizli buluşup seviştiklerine şahit olduğu yerler olurdur.
Fakat mühendis Mustafa daha henüz askerliğini yapmadığından bir gün yedek subay olarak askere alınırdır.
Mühendis Mustafa vakit gelmiş artık sevdiğinden askerlik için kısa bir süre için ayrılmış asker olmuştur.
Mustafa sonunda bir ildeki askeri bir piyade alayında, yedek subay olarak görev yapmaya başlardır.
Başlangıçta Ayşe ile olan mektuplaşmaları devam ederken bir gün gelir nedense birden kesiliverir.
Bu arada savaş çıkar ve yedek subay olarak askerlik yapan Mustafa savaşa katılır savaş sırasında artık Mustafa’nın sevgilisi ile olan ilgisi iyiden iyiye kesilmiştir.
Nihayet bir gün gelir savaş biter ve Mustafa terhis olur ve memleketinde kendisini merakla bekleyen Annesinin babasının ellerini öpmeye giderdir.
Annesi ve babası askerden dönen Mustafa’ yı savaştan sağ salim döndüğü için bağrına basarlar.
Mustafa zaman gelir, bir gün annesine ve babasına kendisinin askerden önce tanıştığı bir sevgilisi olduğunu,onunla evlenmek istediğini anlatır.
Fakat Mustafa’nın zengin babası, biricik oğlunun taşralı ne olduğu belirsiz bir kasaba kızıyla mühendis oğlu Mustafa’nın bütün ısrarlara rağmen izin vermezdir.
Çünkü Mustafa’ ın babası çok zengindir, ve mühendis olan oğlunu taşralı bir tahsilsiz bir kızla değil kendisi gibi bir zenginin görgülü tahsilli bir kızıyla evlendirmek istemektedir.
Nihayet babası oğlunu ikna eder zengin ve tahsil görmüş güzel bir kız olan Leyla ile mühendis Ahmet’i evlendirirler.
Mustafa eski sevgilisi ile saten çoktandır haberleşemediği için ve araya bir de savaş karıştığı için babasının ve annesinin ısrarlarına fazla karşı koyamaz ve sonunda evlenirdir.
Mustafa artık Leyla adında biriyle evlidir.
Bir gün mühendis Mustafa’ ın devlet hizmetinde görev yapacağı küçük bir kasabaya tayini çıkar ve Ahmet yeni eşiyle birlikte bu yeni görev yerine taşınırlar ve orada görev yapmaya başlardır.
Mustafa’ ın çalıştığı bu yeni görev yeri, küçüktür fakat yeşillikler içinde oldukça şirin bir Anadolu kasabadır.
Etrafta yemyeşil çam sedir ormanların bulunduğu evlerinin etrafındaki yeşil doğada her çeşit kuşların cıvıldadığı pınarların suların bol olduğu kasabanın tam ortasından geçen ırmak kenarına kurulmuş bir kasabada görev yapmaktadır bizim mühendis Mustafa.
Mustafa ın eski sevgilisi Ayşe’ nin kulağına bir gün Mustafa’nın bu çalıştığı yer ile ilgili bir haber gelir.
Ayşe çoktandır arayıp da, birtürlü kendisinden haber alamadığı ve mektuplaşamadığı çok sevdiği eski sevgilisi Mustafa’ ın tayin olduğu çalıştığı yerini kasabayı öğrenirdir.
Ayşe bir gün doğruca Mustafa’ ın görev yaptığı yere gider ve çevredeki insanlardan Mustafa’nın kaldığı yeri sorar.
Mevsimlerden bahardır ve günlerden ise pazardır ve Mustafa ise o gün evindedir.
Ayşe çevreden sora, sora bulduğu ve hala kendisini bekar sandığı eski sevgilisi Mustafa’nın evine akşama doğru ansızın varınca karşısına önce Mustafa’ n eşi Leyla çıkardır.
Ayşe karşısında gördüğü bayanı önce Mustafa’n kız kardeşi falandır diye düşünerek, Leyla’dan Mustafa ‘yı sorar.
Leyla ben onun eşiyim diye konuşmaya başlarken evin içinden kapıdaki sesleri duyan Mustafa kapıya gelir ve Mustafa birden karşısında eski sevgilisi Ayşe’ i karşısında görünce ne yapacağını şaşırıverir.
Sararır bozarır, belli etmemeye çalışsa da Mustafa’ nın eli ayağı birden titremeye başlardır.
Bir o kadar da Ayşe şaşkındır o da durumu anlamıştır ne yapacağını bilmeden kapının ağzında öylesine kalakalmıştır.
Bu arada içeriden bir bebek sesi gelir ve Mustafa bu sesi bahane ederek içeriye girer.
Ama iki kadın hala kapıdadır, Ayşe içerden gelen bebek sesini de duyunca Leyla’ya yanlış kapıya geldiğini aradığının onlar olmadığını söyleyerek oradan uzaklaşırdır.
Artık gece olmuştur. Ne yatacak bir yer vardır etrafta ne de o saatten sonra geri döneceği bir vasıta vardır kasabada.
Ayşe başı önünde kara, kara düşünerek ve gizli, gizli ağlayarak etrafı ağaçlıklarla dolu yolda yürümeye başlardır.
O gece gökyüzü oldukça aydınlıktır ve yıldızlarla doludur Ayşe yürürken bir anda kendisini ırmağın kenarında bulur.
Bir taşın üstüne oturur ve çağlayan suların seslerini dinlerdir sonra uzun,uzun hayallere dalarak.
Mustafa ile birlikte geçirdiği güzel günleri güzel anları birer, birer canlandırır hayal eder gözlerinde.
Ayşe o gece uzun, uzun gökyüzündeki yıldızlara bakardır, Mustafa ile Akdeniz’ in sıcak kumsallarında yaz akşamlarında göğsüne yatarak ve gökyüzündeki yıldızlara bakıp seviştiği günleri getirirdir aklına.
Artık yaşamanın kendisi için hiçbir anlamı olmadığını anlayan o hayalleri bir anda yıkılmış düşünceli Ayşe, o gece hiç düşünmeden ırmağın bahar sularına kendisini bırakıverirdir.
Ayşe'nin sulara düşmesiyle cansız bedeni,yıldızların yankısının vurduğu ırmağın serin sularında denize doğru yüzer gider.
A.Yüksel Şanlı er
08 Eylül 2011
Antalya