Online Üye
Online Ziyaretçi
NOGAYTÜRK
Ramazan NARİN
DEJENERASYON ve AKIL TUTULMASI…
DEJENERASYON > Yozlaşmak ve soysuzlaşmak demekmiş, AKIL TUTULMASI ise ; İnsanın, bildiği konu ve olaylara, ortamın (şimdi konjoktür diyor enteller) zihnini başka yönlere (VAHŞİ KAPİTALİZME) zorlanması yüzünden, o anda duyarsız kalması ve fikir beyan etmeyi bırakın, ağzını açıp konuşamaması… bir nevi, dikkatini toplayıp konuyu tüm ayrıntıları ile düşünememesi demekmiş.
Şimdi aşağıda paylaşacağım BEYİN FIRTINASINI, siz sayın okuyucularımın… başlık bağlamında değerlendirmesini istiyorum.
ŞEHİTLERİMİZ …
Hepimizin bildiği gibi, özellikle Güneydoğuda yoğunlaşan, adı konmamış bir İÇ SAVAŞ yaşıyoruz, KAN AKIYOR ve neredeyse her gün kapılarımızın önüne, TÜRK BAYRAĞINA sarılmış bir tabut ve içinde BÖLÜCÜ KÜRTLER tarafından şehit edilmiş bir civanımız getiriliyor ve SATILMIŞ MEDYADA 40 Sn kahraman gösterilen yiğidimiz için, buyurun cenaze namazına ! deniliyor.
Türkiye’de ise belli bölgeler güllük gülistanlık hayatını idame ettirirken, yetkili beylerimiz AB-D nin taşeronu olarak ARAP BAHARI telaşesindeler. MÜSLÜMANLARIMIZ veya MÜSLÜMAN geçinenlerimiz veya MÜSLÜMANLIKTAN geçinenlerimiz ne yapıyor derseniz…? sanırım ibadetteler ve selam vermeden namazı bozmamak için KÖR olmuşlar, SAĞIR olmuşlar, Allah ibadetlerini arttırsın lakin, ATEŞ bacayı sarmış ve korlar evin içine düşmeye başlamıştır. 20 yaşındaki Mehmetlerimizi şehit edenler veya oralara huzur getirmeye gitmiş Polislerimizi kurşunlayanlarında geneli KÜRT MÜSLÜMAN. Müslüman hain değildir, bölücü değildir, terörist değildir kan dökmez diyorlar üstelik. Bazıları da çıkıp, KAN DÖKENLER KAFİRDİR, MÜNAFIKTIR gibi güya acıyı azaltma yolunda, dini literatürden seçme… saçmalar atıyorlar.
PKK lıları anlıyorum, onların siyasi kanatlarını da, KAN DÖKÜLMESİN derken satır arasında TÜRK ASKERİNİN Güneydoğudan çekilmesini, karakollarını kapatmasını, operasyonlarını durdurmasını falan istiyorlar İNSANLIK namına. Ama kendi Katillerine asla DUR ! demiyorlar…Bizim İslamcı geçinenlerimiz ise, aynı ağızla KAN DÖKÜLMESİN kem-küm falan diyorlar. Takiyyecilik, sahtekarlık, bezirganlık ruhlarına işlemiş bunların. PKK ile aynı ağzı kullanıyorlar ama, güya farkında değiller. Çünkü, o dağlarda, o şehirlerde PKK ile çatışanlar kimler ? bizim güvenlik görevi verdiğimiz evlatlarımız, yakaladılar mı onlarda öldürüyor ve kan döküyorlar elbette. Bu yüzden de hem PKK lıların, hem İSLAMCILARIN, hem de HÜMA geçinen entellerin tepkisini çekiyorlar. Öyle ya…Bırakın bölücü Kürtler roketatarla, mayınla, kaleşle, kalleşçe saldırsınlar sizin binalarınıza ve araçlarınıza ve görevlilerinize… SİZLER KUZU ÖLÜN, sakın karşılık vermeyin, orada ölenler keşke sadece Ahmet-Mehmet olsa, bence orada DEVLET ve TÜRKLÜK öldürülüyor göz göre göre… Haaaa bir de terörist katilleri yakalamak için OPERASYON falan düzenlemeyin ayıp ayıp…!
Bütün okuyanlarıma soruyorum ; son günlerde hiç duydunuz mu falanca şehit edilen MEHMEDİMİZİN KATİLİ/LERİ YAKALANDI ? PKK veya TERÖR ismiyle bir DAVA açıldı ve yargılanıyorlar diye…? Yakalanmıyorlar, yakalanamıyorlar…
Çünkü, bu şerefsiz alçaklar DÜĞÜNÜN içine ağır silahlarla gizleniyorlar, roketatarlarla gizleniyorlar, kimse görmüyor bunları, o görmeyen halk canlı kalkan yapılıyor ve sağdaki polis karakoluna GÜMMM, soldaki Jandarma karakoluna BUMMM bombalarını gönderip, kaleşlerini çalıştırıyorlar patır patır. Yer ŞEMDİNLİ, BDP’li Belediye Başkanı Sedat TÖRE…
Şimdi o karakoldakiler nasıl karşılık versin ki ? Güya sivil halk var orda ve halay çekiyorlar MEHMETLERİN ölümüne…Az ötede de BDP li BELEDİYE Binası, Başkanı da oturmuş TWİTTERİNİN başına, habire mesaj çekiyor, SİVİL HALKTAN ÇOK ÖLÜ VARRR, ÇOK YARALI VARRR, ASKER AĞIR SİLAHLARLA HALKA BİNDİRİYOR diye…Olaylar bitiyor, teröristler her nasılsa yakalanamıyor her zamanki gibi ve ölüler morga, yaralılar hastaneye…ve ortalık düzeliyor !!! Nasıl düzelme ise…Ben de, bilgisayarımın başında an be an izliyorum gelişmeleri, lakin yüreğim burkularak, lakin kendimden çaresizliğimizden utanarak… Ve o ateş düşen ocakları, bağrı yanan eşleri, çocukları, anaları, babaları düşünüyorum…Biliyorum, çoğu VATAN SAĞOLSUN ! diyecek ve diyorlar bile…Çünkü o psikolojiye ve sonuca hazır gibiler…
ve BİR KISIM AİLELERİ… ve BEYİN FIRTINASI…
30 Yıldır, Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve TÜRKLERE karşı bir savaş yürütülüyor ve T.C. Mensubu olmak, işbu bölücü kürt savaşçıların hedefi olmak için yeterli… değil mi ?
35.000-40.000 deniliyor, bence hepsi yalan. Zayiatının muhasebesini tutamayan bir ülkeyiz nedense… 30 yılda en az 100.000 insanımız öldürüldü ve bunun üç katı insanımız yaralandı, sakat kaldı…ÖZÜRLÜ sayısı bu kadar artmasaydı, 30 sene önce özürlü kaldırımı mı vardı ? özürlü asansörü mü vardı ? Şehir imar planları değiştiriliyor habire, bunu da düşünelim…!
Şimdi, duyuyoruz bir kan davasında iki aile çatışıyor iki tarafta zayiat veriyor veya mahpus veriyor değil mi ?
Şimdi biri gelse, kahvede gazetenizi okurken size ana avrat sinkaf etse ayağa kalkar onunla döğüşürüz, gerekirse ölür veya öldürürüz değil mi ? (Bknz Gazetelerin 3. sayfası)
Şimdi ben birkaç kez, hapishane dedikleri ceza evlerinde kaldım ya…Orada pek çok adi suçtan yatan mahkum ve tutuklularla konuştum. Bunlar, katil, yaralamacı, gaspçı, mafya, hırsız, dolandırıcı, tecavüzcü, sapık, esrarkeş türü insanlardı. Sorardım onlara ; -NEDEN ÖLDÜRDÜN ? Namus belasına kardeş….veya küfür etti taşıyamadım kardeş…paramı vermedi kardeş…bacıma asıldı kardeş…ANAMA AVRADIMA sövdü kardeş…Çocuğumun burnunu kırdı, babamın önünü kesti, karıma laf attı, kan davası kardeş…v.s, Bunların hepsi CİNAYET nedeni ve bunlar gibi onlarcası…
Şimdi, cezaevlerindeki işbu kader mahkumları ; Ananızın, avradınızın bilmem neresine sövdü diye söveni öldürüp, delikanlı hüviyetiyle mahpus damlarına giriyorlar ve yasalar da küfrü ağır tahrik saydığı için ceza indiriminden de faydalanıyorlar ya, bu kişiler yetmiyor cinayetlerini HAK-LI gösteriyorlar tabii ki….Zaten toplumumuzda da yerleşik bir deyim var bu konuda ; ‘ SUÇ daima ölendedir, öldürende değil…’ Demek ki zora düşünce en iyisi öldürmek ! Cezaevinden çıktığında da bu kişiler, yumurta topuklu kabadayı oluveriyorlar…
KAN DAVASI…Bir aileden bir kişiyi öldürürseniz haklı bile olsanız ya siz ya da ailenizden biri de, karşı tarafça mutlaka öldürülmelidir. KAN DAVASI dedikleri olayın raconu bu.
Ben de çok düşündüm bu ve benzerlerini…Allah korusun! ailemden birinin burnu kanasın, kanatanı kanatırım, biri öldürülsün gözümü kırpmaz öldürürüm gibi… KISASA KISAS düşünmeye başladım. Allah korusun ama eğer oğlum askerde böylesi bir terör hareketine kurban gitsin, o hareketin mensuplarından ne kadar öldürebilirsem o kadar öldürür veya ölürüm, asla vatan sağolsun deyip oturmam… bile demeye başladım. Çünkü benim evladıma kim nesine kast ettiyse, ben de bilmukabele kast ederim diye düşündüm. Şehit ailelerinin acılarını anlamaya çalıştım…
Ama gördüm ki, 30 yıldır binlerce fidanımız toprağa gitmiş, analar ağlamış, hiçbirisinin BABASI, EŞİ, OĞLU, ANASI, KARDEŞİ bu intikamı almaya yeltenmemişler. O dağdaki-şehirdeki teröristlerinde anası var, kardeşi var elbette. Onlarında canı yanıyor elbette…Ama onların ya kardeşi, ya babası PKK ya yardım yataklık yaparak, olmazsa bir eyleme katılarak, bir asker öldürerek, yaşı küçükse taş atarak, Molotof atarak İNTİKAM alıyorlar. Bizimkiler ise kaderlerine razı olmuşlar. Bir tek, Başbakana hakaretten bir şehit babasının cezaevine girdiğini duymuştum, bunun dışında hiçbir adli olay karşı cinayet v.s gerçekleşmemiş…Yani şu anda, intikam aldığı için cezaevinde yatan bir şehit yakını yok…Ama toprakta yatan binlerce fidanımız var… İlginç değil mi ?
Siz, arabanızı sürerken size yol vermeyen birini inip öldürüyorsunuz !, Omzunuza çarpan birini, küfür eden birini, hatta kötü kötü bakan birini öldürüyorsunuz….O kadar basit sebeplerle insanlar öldürülüyor ki her gün, o sebeplerle… şehit edilen evladın acısını yan yana koyunca bunu analiz etmekte çok zorlanıyorum.
Affedersiniz, ananızın bilmem nesine sövdü diye birini hasım sayıp katli vacip icraat yapıyorsunuz da, zorluklarla 20 yaşına getirdiğiniz evladınızın dağda, karakolda öldürülmesini, metanetle karşılayabiliyorsunuz, çok ilginç…
Sayın Cumhurbaşkanımız, şehit ailelerine yemek verdi, baktım bütün hepsi orda…Başbakanımız şehit ailelerine ev verilecek dedi hepsi sırada, hükümetimiz şehit kardeşlerine iş verilecek demiş yine herkes sırada bekliyor. Ev alanlar, maaş alanlar, aileden birine iş bulanlar çok var. Hatta bu devlet yardımları gaziler içinde var…Şehit cenazelerinde aman siyasi show yapmayın, slogan atmayın diyen ŞEHİT aileleri de gördük bu arada…Gözün mü var demeyin, elbette gözüm yok…Bu vatan için can vermiş bir MEHMEDİN can-kan bedeli ne evle, ne maaşla, ne işle ölçülemez. Mehmet Akifin dediği gibi ;
Ey şehit oğlu şehit…
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın ?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak, ebediyyetler eder istiâb...
Şimdi, düşünmeden edemiyorum…Ananıza sinkaf eden kişiyi öldürüyorsunuz, ananızın mahremi bu kadar önemli, ama evladınızın canını almış, kanını dökmüş, geleceğini yok etmiş birisine GIK demiyorsunuz ! EVLADINIZIN canı önemsiz ! Hayretler içinde kalıyorum. Güneydoğudan sarı-kırmızı-yeşil poşularla APOYA ÖZGÜRLÜK için adamlar, ANKARA’ya kadar geliyor, eylem yapıyor, ne şehit ailelerinde, ne yakınlarında ne bu vatanseverlerde TIK yok…Herkes mekanlarına çekilmiş seyrediyor. Sebebi ; aman yanmayayım. Devletin polisi varrrr, jandarması varrr, hakimi varrr-savcısı varrr bana ne… Beni sokmayan yılan BİN yıl yaşasın ! Çarpıklık burada…
Bana biriniz çıkıp ta, evladının değerini madden söyleyebilir mi acaba ? Merak ediyorum. Yani al benim evladımı götür, Ölsun amaaaaa, bana bir ev, bir maaş, bir de iş vereceksin diyeniniz var mıdır ?
ASKERE-POLİSE TAŞ ATAN ÇOCUKLAR için AF çıkarmıştı meclisimiz…HAK larıymış…Haburda da TERÖRİSTE AF…demokrasiymiş…Ama ben, şehitlerimizin intikam için HAK dediğini de duymadım. Bildiğim ; intikam zaten bir haktır ve hak verilmez alınır. Sen alamıyorsan hakkını ve intikamını....kusura bakma kimse gelip eline silah vermez bunu vur diye. Kaldı ki verse bile, bil ki kimse de vuramaz... (yüreğimiz yufkadır)
Onursuzluk, omursuzluk, umursuzluk almış başını gidiyor. Nazımın dizeleri geliyor aklıma hep ; ‘SEN YANMASAN, BEN YANMASAM, NASIL ÇIKAR KARANLIKLAR AYDINLIĞA...! ‘ TÜRK mü ? o dejenere olmuş (yani soysuzlaşmış, soy kaygısını kaybetmiş) Şehit yakınları mı ? onların bir kısmı malın mülkün derdindeler. Ve yasalara saygılıymışlar. Sanki o evlatları öldüren katiller, yasalara sorup öldürdüler/her gün öldürüyorlar bu çocuklarımızı !
Benim bu yaptığım beyin fırtınasını entel ve danteller yapmaz. Çünkü onların tuzu kurudur. Siz hiç villalardan, yalılardan çıkarılan bir şehit cenazesi gördünüz mü mesela ? Ya da, SİADLARDAKİ bir işadamının evinden çıkan cenaze ? Entel ve dantellerin evlatları bile discolardan çıkmıyor ki… Şehit evlerimiz ya gecekondu, ya da mütevazi bir daire, çoğuda kiracı…
Siz okuyanlar…biz yazanlar ne kadar SOYSUZLAŞTIK (dejenere olduk) bilmiyorum ama, bildiğim bir şey var BEN AKIL TUTULMASI yaşıyorum. Bu necip Türk Milleti artık necip değil, NEZİH TOPLULUK olmuş olup, TÜRK karakteristiğini yitirmiştir, MÜBAREK OLA...! Basın bile Hayyam GARİPOĞLU’nun oğlunun cinayetini , 40 gün 400 gün yazarken, şehitlerimiz için iki satır ve 40 Saniye…
Okuyucularımın inşallah akılları yerindedir ve keyfleri kebaptır, umarım yazımı okuyunca da… moralleri bozulup bana gıcık olmamışlardır…19.09.2011 <NOGAYTÜRK>