Alıp götüren bir serencamdı
Her halinde edebin hülasası sanki vicdandı, nasıl ardı
Düşünmek adına sefilliğim aklıma geldikçe içimi burkan bir inşirahtı
Ruhunun firkati ne kadar aşikardı, sevdasına ram olmuş bir hicranın vuslatıydı
Ne zaman nefesini okusam
Her cümlesinde açık denizlerin insicamında bulunsam
Yüreğimi fetheden iştiyakını hakkıyla anlasam, kalbi fakirliğime yansam
Umudumda, ufkumun sudurunda, efkarın boyun büktüren ahında şevkini bulsam
Nasıl bir münbit nefessin
Her lahzanın eşiğinde ki aşikar ürperti ve bir ülfetsin
hangi mürebbiyenin taliminden geçerek istikamet bulan bir rehbersin
Titrek nefesinle her vakit cezbeden hikmetsin, alıp götüren bir kalbin de sahibisin
Ne zaman yazmak istesem
Ruhumun hicran damlalarını bin hüzün ile serdetsem
Edebin sahnesinde fakirliğime nazar edip sukutun vecdinde inlesem
Halin deminde ki feysinizle ülfet etsem, aşka olan hürmetinizi yadedip nefeslensem
Korkar oldum kal etmekten
Bir hadsizlik yapmamak adına türlü çekincelerden
Gönül lisanının samimiyetle hasredilmesinde ki niyetten ve edepten
Şekliyet için zamanı tüketmekten ve taltif edilmek adınada bir hesaba girmekten
Sessizce göçüp gidiyorum
Aklın ve izanın zafiyetlerim için kifayet etmediğini biliyorum
Nefsimin lekelerini ne kadar azmetsemde temizleyemiyorum, korkuyorum
Haşyetin sahnesinden ürperiyorum, mağfireti,rahmeti hakkıyla dert edinmiyorum
Her nasılsa ihya ettin
Yüreğimi mest eden hürmetinle serinlememe kefalet ettin
Nasların halinde merakımı celbeden azminle ruhumdan idrakime seslendin
Kalbimi teskin ettin, mahcubiyetimi sakinleştirdin, korkularımdan arileştirendin
Ne kadar hamdetsem
Ruhumu itminana eriştiren vesileler için niyaz eylesem
Gönlümün kuraklığına, yüreğimin yanıklığına itibar etmeden ceht etsem
İrademden vazgeçip, nedenleri halinde nefeslenip, aşkın sadrında meşkle dirilsem
Mustafa CİLASUN