İnsan
Akıl ve ruhun mesüliyetinde ki ittifaktır
Kalbiyle yol aldığı müddetçe Rabbine muhatap afaktır
Nefsin tezkiyesinden uzak durmayacak olan farktır, kullluk imtihanıdır
Vakit
Ruhuna biçilen ömrün hülasasıdır
Her ne kadar ihmal etse de uyarılan bir figan-ı sanadır
Ne zaman telaş içine düşse, hastalanıp nefesi kesilse boyun büken ardır
Sevdası
Bulunmayan can, nefsiyle kalandır
Mavera için endişe taşımayan buhrandır ve sancıdır
Aklı ve kalbi anlamda dünya cezbine kapılmış, zavallı bir maceradır
Nar-ı aşk
Ruhun ve aklın şehrettiği inkılaptır
Arifin istikametinde ki vicdandır, dervişin zikrinde ki hardır
İlimsiz fikretmek ne kadar makul olan bir buhrandır,idrak niye vardır
Su, hayattır
Aklın ve kalbin ram olduğu aşktır
Rahmetin ve mağfiretin hissiyata açılan inşirah cenahıdır
İnfak ve ihsan ancak ruh ve kalp adına sevdadır, nefsin kurutan ardır
Kitab-ı aşk
Yolun ve yalnızlığın vicdanıdır
İnsanlık adına istikamet gösteren vuslattır, kalp için şarttır
Fikretmeye naçar olan insan, nasıl hak ve hukuku onsuz yaşayacaktır
Müddet-i nefes
Ruhun fanilikte ki ahdidir
Akıl ve iraden bakımından tanzim edilmiş lütfu inayettir
Lahza içinde ki hidayet ve vuslatın şehredildiği hakikatin şahididir
Aşk-ı ölüm
Ruhu felaha erdiren emirdir
Mizan fırsatı bahşeden zarafettir, hülasa adına edeptir
Hissetmeye müdrik olmayan bir insan, beşerlikte ısrar eden zadedir
Rızk ve açlık
Kulluğun şiarında ki nazardır
Akıl ve ameğin nispetinde bahtına açılan kapıdır
Bela musübet adına adanmayacak fırsattır, nefsin cazbettiği ardır
Hesap ve mühlet
Rahman ve rahim olan Rabbin halindendir
Dilediğine kadar, niyetin samimiyeti ne kadarsa aşka açıktır
Mağfiret sahibi zülmemeyi sevmeyen sevda farkıyla ancak kul aramaktadır
Mustafa CİLASUN