Her yatağın vardır elbet bir öyküsü,
Anılar üşümesin diye çarşafların altında,
Çarşaf çarşaf öyküleri…

Şehvetin iki damarı vardır,
Biri hüzün biri tutkuya akan,
Basma o yüzden damarıma,
Bulamıyorum o zaman öykülerimin yolunu…

Sen o kadın ol ruhumda emzirdiğim,
Ve ben, bu sefer de sana anlatayım masallardan çaldığım öyküleri,
Ama hep sen uyurken anlatayım, beni sadece düşlerinle duy diye…

Sana uçurum ne renktir diye sormayacağım.
Ne önemi var ki, uçurum tenime böylesine yapışmışken.
Bak şöyle yapalım en iyisi ,
Bu şiire bir korkuluk dikelim,
Ucube karamsarlıklar yaklaşamasın diye,
Hilkat garibeleri pek bir garip olsunlar diye…

Bir dudak zamanı içinde,
Sökmelisin derimin altındaki birikmiş fısıltıları,
ve bir mektup yap o fısıltılardan,
Yastığımın altına sakla,
Boynumdan rüyalarıma aksın ılık ılık,
Çarşaf çarşaf…


Oktay Coşar 
( Çarşaf başlıklı yazı marcel tarafından 4.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu