Peri bacalarının gizemindeydi sevdam,
Nevşehir’ de…

Cennetti, cehenneme çevirdik umutları,
Kız kalesinin yalnızlığında,
Mersin’ de…

Selimiye’nin minareleri ok gibi saplandı, yüreğime,
Üç şerefelinin ezan vakti;
tutuklu kaldım, Beyazıt zindanlarında..
Edirne’ de…

Kavuran yazda, keskin ayazda..
Karadan, denize imbat esen ılık meltem rüzgarlarında,
İzmir’ den esti geldi,

el, etek çekip dünyadan, saklı bir kent oldu yürek..
Antalya’ da…

Kömür gibi karaydı gözlerim,
Görünmez oldum, maden ocağında..
Yerin yedi kat dibinde, kader de kara.
Zonguldak’ da…

Gözlerimin yaşı karıştı taşlara
Gölbaşında, uydudan haber saldım Dünya’ya..
Aydınlık aradım karanlıklarda,
Ankara’ da…

Nilüfer çiçeği gibi;
Umutlarım vardı, kestane şekeri tadında,
tükendi gitti, yeşil alanlarda..
Esir oldum taş binalara,
Bursa’ da…

Ulu bir çınar olmaya soyundum, Gülhane parkında,
Bir mayıs alanlarında emekçinin sesi gibi,
forse ettim gözü kara,
polis copunda.
Boğazın maviliklerine gömüldüm,
İstanbul’ da.

Şimdi; ölü bir denizim,
Fethiye’ de…

( Gizemli Sevdam başlıklı yazı MehmetFikret tarafından 12.11.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu