Şiir peşine düştüm girdim dönülmez yola
Şairlik aşkı ile çıkıp gelenler gördüm
Tanıyıp tanımadan selam verip her kula
Sahte tebessüm ile bakıp gülenler gördüm
Şiir şölenimiz var deyip ilan basılmış
İlçenin dört yanına boy boy afiş asılmış
Girip göreyim dedim bakalım ki nasılmış
Doymayan karın için çörek bölenler gördüm
Salon sahne mükemmel benziyor bir saraya
Şiir seven yürekler toplanmışlar buraya
Bağlamayla ozanlar girmeseler araya
Tüy yastıksız yorgansız düşe dalanlar gördüm
Okunsa da kırk şiir kayda değeni üçtü
Salonun boşalması vakitsiz gelen göçtü
Olup biten her şeye akıl erdirmek güçtü
Yüzleri mosmor olup birden solanlar gördüm
Meydanı boş görünce bir anda moral bozan
Köşeye sıkışınca su üstüne laf yazan
Yalnız koydunuz diye cana canlara kızan
Şarap rengi saçları tel tel yolanlar gördüm
Ben âlimim diyerek cahili hakir gören
Olur olmaz sözlerle garip kulları yeren
Söylediği söz ile çömeze ilham veren
Diploması elinde yolda kalanlar gördüm
Mütevazi ol biraz görenler adam sansın
Paylaş âlimliğini kullar duayla ansın
Düşman değilim ona istemem içi yansın
Ardında iki başlı koca yılanlar gördüm
Beşeri olan insan bazen yoldan saparmış
Şöhret delisi olur olmaz işler yaparmış
Akıllı olan insan bundan bir pay kaparmış
Diploması elinde yolda kalanlar gördüm