Mesela
---
ben işten gelseydim akşamları
kapıyı sen açsaydın beyaz ellerinle
saçlarına sinmiş ekmek kokusuyla
öpseydin ağzımın kıyısında
ve tam o an dursaydı
köprüde trafik
havada kuşlar
suda ay ışığı
sussaydı açlıktan ağlayan çocuklar
çıldırsaydı ezgisi kırılmış kentin solfeji
Mesela ben göğün altında
çatısı beyaz bir kar akşamında
sıcak bir düşe yatsaydım koynunda
gamzelerinin kıyısında gümüş bir ülke
mavi kelebeklerin olsaydı camdan çiçeklerin
mesela gecenin tam ortasında
dursaydı saati zamanın
suyun soyunduğu çıplak aynalarda
derin girdabı olsaydın sayrı sevmelerin
gözlerinin karasında toplanırken kızıl bulutlar
aşkına maruz kalsaydım her defasında
mesela tutsak iz düşümünde ömrümün
milyon kere acıdan örülürken yokluğun
biraz daha öğrenseydim yalnızlığı
bak haylaz bir sürgünüm kendi çölümde
gurbet şairiyim, şiirlere koşulmuş ırgat
kendini içimde unutup öyle gitseydin...
CC_