*-Hep kendimizi arar dururuz, bulduğumuzda ise hayal kırıklığına uğrarız. Çünkü hayalimizde yarattığımız kendimiz ile, bulunan arasında dağlar kadar fark vardır.

*-Kendimizi değiştirmemiz zor geldiği için başkalarını değiştirmeye kalkarız.

*-Kusurlarını söyleyenlere kızacağın yerde onları dinle! Saydıkları kusurlar arasında iftira varsa, konuşmasının sonunda onları yüzüne vurursun.

*-Başkalarının kusurlarıyla kendi kusurlarımızı örttüğümüzü sanırız.

*-Sabır, iyilik doğurur.

*-İyi’nin en iyi tanımını yapan, en iyi insan demek değildir.

*-Bağışta bulunan birçok insan, bu yaptıklarının karşılığını ya bu dünyada iken ya da öteki dünyada fazlasıyla alacağı umudundadır.

*-İyi konuşanı değil, iyi dinleyeni alkışlamak gerekir.

*-Yarayı iyileştirenlerden birisi ilaç ise, diğeri de zamandır.

*-İnsanları, hayvanları ve doğayı sevin sevebildiğiniz kadar; nasılsa sevgi parasız...

*-Yıllarca süren bir zaman sürecinde kurulan sevgi kalesi, nasıl olur da nefret tarafından bir anda yıkılabilir?

*-Gam gönlün ateşidir, mutluluk ise suyu.

*-Ruhu özgür olan bir insan, mutluluğu mutlaka yakalar. Ruhsal özgürlük ise ihtiraslarımızı kontrol etmekle sağlanır.

*-Değişmenin farkına varabilenler, yalnızca değişenlerdir.

*-Ne yap et; ama duygularınla aklını çatıştırma.

*-Karşındaki insanın düşüncesi seni öfkelendiriyorsa, dur ve düşün; “Acaba nerede hata yaptım.” diye.

*-Başkalarının bize vurdukları zincir, bizim kendimize vurduklarımızın yanında ne ki!

*-Eskiden kurtlu meyve beğenilmezdi, şimdi ise aranır oldu. Neden? Yaratıcının kurdu meyve içine koymasında bir hikmet yok muydu? Doğayı doğal işleyişine bırakalım. Bilelim ki doğaya yapılacak müdahale, insanoğluna kısa vadede yarar sağlasa bile, uzun vadede zararlı olacaktır.

*-Deli ve dahinin benzeşen tarafları benzeşmeyen taraflarından daha çoktur; ama buna rağmen aynı şey değildirler.

*-Çöplükte her eşineni horoz, her horozlananı da yiğit zannetme.

*-Bir fırsatı kaçırdıysan, üzülme; bil ki bir başkası önüne çıkmak üzeredir.

( Oruç Baba’dan Aforizmalar-13 başlıklı yazı Ömer Faruk tarafından 9.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu