Çocukken hep yoklukla başlardık siyah-beyaz yeni yarınlara,
Acabalar vardı her gördüğümüz onda, şunda, bunda,
Bmx bisikletim olacakmıydı, yada Savaş bir tur verecekmiydi ?
Annem Muteber teyzenin bakkalından ekmek derdi,
Acaba, Bonibon da alabilirmiydim yada Jelibon ?

Hep yoklukla geçerdi günlerimiz,
Komşunun televizyonunda Voltran izlemek,
Beslenme çantasından kek çıkmasını istemek,
Yada ne bilim çok az zengin olmak....
Ama çok mutluyduk,
O zamanlar sevgi vardı, saygı vardı, 
Yokluk eziliyordu, gösteremiyordu soluk yüzünü,

Ve yıllar kovaladı bizi büyüdük, sevindik,
Lakin elimizi cebimize attığımızda yokluğunda büyüdüğünü hissettik,
Ama hala mutluyduk, yokluk ise hala ezik...

Nedime teyzenin harmanında top koştururduk,
Akşam ezanı okunmadan evde olmalıydık,
Ama hiç olamıyorduk,
Yokluktan mı ? Hayırrr çünkü biz böyle mutluyduk...

Ve yılların kovalamacası bitmedi yine büyüdük,
Artık askerdik, adamlıktı arkerlik böyle bildik,
Her ne kadar yokluk peşimizi orada da bırakmasa da,
Büyük bir savaş başladı aramızda,

Geçen zaman içerisinde yenemesem de,
Cebimden çıkarıp atamasam da, hala savaşıyorum,
Artık oğluma Ömür'e Jelibon ve bonibon alabiliyorum,
Bisikleti tur için değil hediye ediyorum,
Ömür'ümle  çizgi film izleyebiliyorum...

Hala mutluyum, ve yarından hep umutluyum,
Mutluluğun ve umutların tükenmemesi dileğiyle....
 


 
( İşte Böyle Büyüdük... başlıklı yazı Erdal UZUN tarafından 13.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.