EFENDİM
Ey sultanım aşkınla düştüm çaresiz derde
Hasretin acısıdır sızlayan gönüllerde
Ne olur ki halimiz yarın ruzi mahşerde?
Esen yeller gibi gel ey Sultanım efendim;
Nurunla kalbime dol ey ihvanım efendim.
Getirdiğin nur sonsuz müminler emrindeyiz
Hamdü senalar olsun hak olan bir dindeyiz
Senden emir bekleriz emrinde amadeyiz
Yolundan dönmem asla kavlim budur efendim;
Kabul et ümmetliğe gönlüm Hu dur efendim.
Kalübeladan beri seni hergün andım ben
Ne olur rüyama gel hasretinden yandım ben
Aşkında bülbül oldum gül dallara kondum ben
Tutunacak tek dalım sensin canım efendim;
Ümidimsin sultanım sensin şanım efendim.
İslam’ın gülşeninde yeşil bir dal olayım
O dalın üzerinde açılan gül olayım
Sancağının altında haşirdek yol olayım
Sana gelen yollara ah kurbanım efendim;
Seni anan dillere ben hayranım efendim.
Açılsa zaman tüneli asrı sadete gelsem
Hatice, fatma, anamın yanlarında yer alsam
Hane-i saadetinde daim orda kalsam
Şefaat et şu kenter ümmetine Efendim;
Merhamete sığındım, himmetine Efendim.
Kırık , dökük sözümle eyledim feryat, figan,
Medet, medet ey Nebi bulalım üftadegân,
Ya Rabbim layık eyle ona sensin ya degân,
Batanların elinden sen tutansın efendim;
Kanayan her yarayı sen saransın efendim.
Cihana ışık saçan doğan güneşim sensin
Dudaklarda saklanan gizli gülüşüm sensin
Yanağımdan süzülüp akan gözyaşım sensin
Sultanlar sultanısın sen canımsın efendim;
Damarlarımda gezen al kanımsın efendim.
Fatma Alageyik