boğaz sıkan düğüme
ilmeğin atan gecede
cerenin kaçışı boşuna mı
gözbebeğindeki titreme
ışık hızındaki gölgesi
boşluğa fırlattığın
çocukluğundaki hırçınlık
dalını budadığın gül
ay tanıklığında öterken
sevincinde yürek kalgırsa
uyuyan yeli sabaha salan
buz gibi esiyor aramızda
maviliğe kanı düşürmüş
sandım gereğine üşürmüş
korkunç söylemde salgısı
esrik sularda esrir balık
başını uzatmaz dışarıya
arayacak bulacak derken
topluca çıkarılır dışarıya
yaşamanın bu mu algısı
renginde bile değil yüzü
delikanlı günlerindeki
yıkılmış yükünde omuz
ayak direniyor taşımaya
ritmini kaçırmış çalgısı
unutulmuş mu anıları
sevdaya durmuşken
dalın ucunda bahar
dudağı tenime yakın
tuzunu yutmuş dalgası
ezberimde yok ilkeleri
sevgilerde anlık parıltı
sitem kahır dolu yıllar
bir çırpıda sanki
sessizliğinde ılgası
dağın ardında umut
üstünde sıralanmış bulut
yaza doğuyor güneş
ömür dediğin de düşer
ıssızlığında cılgası
150312denizli