Üstünde buğu tüten bir çay gibi yüreğim. Harı senin nefesin türküsü senin sesin. Gamzendir tercümanım göz süzüşün sırlı im. Şiirini yazdığım çay kokulu busesin.
Zamana nakış olur senin elindeyse çay. Buğulu bir lisanın ibrişim deyimleri. Gül yaprağında şavkır gözleri nemlenen ay. İpek kitap sayfası taşıyamaz imleri.
Gecenin bir yerine katre katre naz yağar. Çaya nispet yapar ay bakışı buğulanır. Demlik bin bir özenle billûr suya düş sağar. Gümüş takımlı atlar maverada sulanır.
Bir buğulu öykünün girizgâhı her yudum. Sırçanın hayalinde kurulur haz sarayı. Her nefeste canlanır tazelenir umudum. Fağfurî iklimlerde sen demleyince çayı.
İpek kese içinde gül kurusu misali. En güzel anı saklar dudağın çay kokarken. Elifçe parmakların şerheder hep visali. Çağlayanlar kıskanır naz su gibi akarken… Ankara, 16.03.2012 İ.K
( Dudağın Çay Kokarken başlıklı yazı İbrahim Kilik tarafından 17.03.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.