Menevişlenir sular tenine değmek için.
Gecenin siyahıdır Leylanın bağrında sır.
Ateş yeleli atlar ılgardır hedefi Çin.
Kürşat unutulmadı geçse de nice asır.
Bir seremonidir çay çekik gözlü has dilber.
Semaverin duası demlikte şekillenir.
Dudağını ıslatır çay nazlı suda şeker.
İnce belli şivekâr ahraz olsa dillenir.
Çaydanlığın sinesi sızısını gizler hep.
Bir buğu armonisi cezp eder görenleri.
Demlikte tevazuya çay zarafeti sebep.
Dilara saray eyler nazıyla örenleri.
Hazzın ipek kilimi yudum yudum serilir.
Karanfil katresidir perinin şuh dudağı.
Bin bir desen içinden bin bir buse derilir.
İpek nazdan dokunur çay kokulu aşk ağı.
Çay karası bir akşam Leyla kapıyı çalar.
Bir vaha esintisi billur dudaklarında.
Mecnun çöl gecesinde yıldızları daralar.
Asudelik şarkısı sükun plaklarında.
Bazen billur bir bakış bazen berrak bir gülüş.
Havayı saran ıtır tazeliğin nefesi.
Buğulanır dem be dem demliğin gördüğü düş.
İçimizi ısıtır zemheride çay sesi.
Ankara, 17.04.2012 İ.K