Bir suçlu yurt çapında aranıyormuş. Bütün emniyet müdürlüklerine suçlunun bir adet cepheden ve iki adet profilden resmi dağıtılmış. İki gün sonra Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nden bir fax gelmiş:

- Suçlulardan ikisini yakaladık. Üçüncüsünün yakalanması an meselesi…

 

*******************************

 

Balığa çıkacak olan Lazlar konuşuyorlarmış :

- Dün balık avladığımız yeri işaretledin mi?

- Evet kayığa işaret koydum

- Aptal! Ya bugün başka kayıkla balığa çıkarsak

 

*******************************

 

Temel ile Dursun promosyonlu meşrubat alırlar. Meşrubatı açan Temel hemen kapağa bakar: - "Tekrar deneyin." Kapağı kapatıp yeniden açar ve okur: - "Tekrar deneyin." ... ... ... En sonunda sinirlenen Temel: - "Ula Tursun. Ha punlar pizi kandıriy! İki saattir deneyrum hala pi şey çıkmadi."

 

*******************************

 

Yeni asker olan Temel'e komutanı sormuş: - "Savaşta siperdesin, sağ taraftan düşman askeri geldiğini gördün. Peki ne yaparsın?" Temel heyecanla cevap verir: - "Hemen çevirir silahımı üzerlerine ateş açarım komutanım." Komutan tekrar sormuş. - "Peki, karşıdan geliyorsa?" - "Karşıya ateş açarım, komutanım." - "Arkadan geliyorsa?" deyince komutan, Temel dayanamamış: - "Komutanım, bu ordunun benden başka askeri yok mu?"

 

*******************************

 

         Temel İngiltere'ye gitmişti. Arkadaşları Temel'e: - "İngilizce bilmezdin İngiltere'de çok sıkıntı çektin mi?" demişler. Temel: - "Hayır, sıkıntıyı asıl İnciluzlar çekti..."

 

*******************************

 

Temel ölmüş. Öteki dünyada görevliler listeye bakmış ve Temel'e: - "Ya, senin adın listede yok sen bugün ölmeyecektin yanlışlıkla ölmüşsün. Seni tekrar dünyaya göndereceğiz. Ama kurallara gore insan olarak gönderilemezsin. Ancak istediğin bir hayvan olarak dünyaya gönderileceksin. Ne olmak istersin?" Temel biraz düşündükten sonra: - "Yunus balığı olayım", demiş. Ve anında yunus balığı olarak dünyaya ışınlanmış. Aradan 3 dakika geçmeden Temel tekrar öteki dünyaya dönmüş. Görevli sormuş: - "Ne oldu ya? Biz seni şimdi gönderdik niye geldin?" Temel masum bir şekilde cevaplamış: - "Yüzme bilmiyordum, boğuldum!"

 

*******************************

 

Temel askerlik yaparken komutanı çağırmış:

- Söyle bakayım Temel islamın şartı kaçtır?

Temel biraz düşünüp:

- Kırktır komitanum, demiş.

Komutan basmış Temel'e dayağı. Temel dışarı çıkmış ve olanı biteni Dursun'a anlatmış. Dursun;

- Ula sen manyak misun, gir içeriye komutanıyın eilini öp, islamın şartı beştur de.

Temel gülmüş;

- Ula adam kırkı kabul etmeyi, beş dersem sabaha kadar dayak yerum.

 

*******************************

 

İsmet Paşanın oğlu Erdal Inönü, bir seçim mitingi için Rize'ye gider. Kürsüde konuşan ince zayif uzun boylu Inönü'yü gören Temel sorar:

- Habu konuşan adam da kimdur?

Derler ki: Ismet Inönü'nün oglu Erdal'dır!

- Uy desene Paşanun çok günahini almişuz. Rahmetli II. Dünya Savaşi yillarinda bizleri çok aç birakmişti. Baksaniza ne kadar adaletli davranmuş, kendi uşağini da aç birakarak ne hale getirmiş!

****
Güzel Bir Fıkra
Kriz yüzünden işten çıkarılan bir akademisyen ile bir gazeteci yurt dışına çıkmışlar. Bir süre yiyip-içip eğlenmişler. Doğal olarak paraları çabucak tükenmiş. 
İş aramışlar ve bir çitlikte hayvan pisliklerini ahırdan kürekle kazıyıp çöp römorkuna atma işibulmuşlar. Bir süre çalışmışlar, başarılı olmuşlar, çiftlik kahyası da onları sevmiş ve hallerine acıyarak "Size daha kolay bir iş vereceğim" diyerek onları yumurta paketleme işinde görevlendirmiş .
"Bunların irilerini ve iyilerini bu taraftaki kutulara, küçük ve kötülerini bu taraftaki kutuya koyacaksınız" demiş.
Fakat bizimkiler çok yavaş çıkmışlar, "Bu iyidir, değildir, küçüktür, büyüktür" tartışmaları ile işleri aksatmışlar.
Onları gözleyen kahya yanlarına gelmiş, "Siz Türkiye'de ne iş yapıyordunuz? " diye sormuş. 
Bizimkiler "Gazeteci" ve "Akademisyen" diye cevaplamışlar.
Kahya, "Belli belli, sizin Türk aydını olduğunuz belli" demiş.
"Çok iyi bok atıyorsunuz ama iyiyle kötüyü ayırt etmeyi bir türlü beceremiyorsunuz!
 XXX
Temel makinist olmuş. İlk görevinde treni devirmiş.
400 yolcu ölmüş. Amir, "Nasıl oldu bu iş?" diye sormuş.
"- Raylara pi adam çiktu. Onun yuzünden oldi" demiş Temel...
Amir:
"- Oğlum bari adamı ezseydin de 400 yolcu ölmeseydi" deyince Temel boyun
bükmüş:
"- Pen de öyle düşündum. Ama adam son anda raydan çikinca onu ezmeye
çalişirken tren devrildu."
* * *
"Dört kişilik bir eğitim uçağı Karadeniz'de mezarlığa düşmüş. Lazlar
80 ceset çıkarmışlar. Ölü sayısının artmasından kor kuluyormuş ."
* * *
Temel bir grup arkadaşıyla çukur açıyormuş. Bir başka grup da gelip
çukurları kapatıyormuş. "Hayırdır?" diye sormuşlar.
Temel demiş ki:
"- Pi grup daha vardu, onlar da fidan dikeydu. Bucün celmeduler. Piz
de işler ceri kalmasın diye çalişayruz."
* * *

Temel ile Dursun askerde paraşütçülük eğitimi alıyorlarmış. Komutan:
"- Şimdi bir deneme atlayışı yapacağız. Aynı anda atlayacaksınız. İlk
paraşüt açılmazsa paniklemeyin, ikinciyi deneyin" demiş.
Atlamışlar.
Temel birinci paraşütü çekmiş. Açılmamış. İkinciyi denemiş. O da
açılmamış. Hızla aşağı düşerken Dursun'a bağırmış:
"- Ula Tursun, iki paraşüt de açilmiy, yere çakilip oleceğum."
Dursun kendinden emin, demiş ki:
"- Korkma Temel, haçan bu sadece denemedur."
****
Temel'e sormuşlar:
"Aynı ray üstünde iki tren hızla birbirine doğru yaklaşıyor. Ne yaparsın?"
"- Hemen Fadime'yi çağırırım" demiş Temel...
"- Niye?"
"- Kopacak gümbürtüyü o da seyretsin diye..."
* * *

Hıristiyan olan Temel ölmek üzereyken papaz
kulağına fısıldamış:
"Ölmeden önce şeytanı lanetle..."
Omuz silkmiş Temel:
"Nereye gideceğimi bilmeden kimse hakkında yorum yapmak istemiyorum."
* * *
Avcılar, Temel'in önderliğinde ormanda ilerliyormuş. Karşılarına küçük
bir delik çıkmış. T emel:
"- Yatın, tavşan deliği" demiş. Yatmışlar. Delikten tavşan çıkmış.
Avlayıp yola devam etmişler.
Yolda bakmışlar, daha büyük bir delik...
Temel:
"- Yatın tilki deliği" demiş. Yatmışlar. Tilki çıkmış, vurmuşlar.
Sonra delik büyümüş:
"- Yatın ayı ini" diye bağırmış Temel... Ayıyı da avlamışlar.
Temel'in her şeyi bilmesinin rahatlığıyla keyiflenmiş avcılar... Bir
süre sonra kocaman bir delik çıkmış karşılarına... Temel'e bakmışlar.
Temel:
"- Uşaklar" demiş, "...ne çikacağunu bilmeyrum. Siz yatın, ne çikarsa
bahtumuza!"
Ertesi gün gazetelerde şu haber varmış:
"
Dört avcı, tren altında kaldı."
( Karışık Fıkralar başlıklı yazı Ömer Faruk tarafından 21.06.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu