O Gün
sazdan bir kulübede
gelmiş geçmiş tüm dillerde
seni sevdiğimi söylerken
şaha kalkmış duygularla,
sükuta erecek
tütün kokan nefesinde , nefesim
ellerinde suç, ceza ve ödül
ana rahminden daha güvenli
daha karanlık, sıcak ve aceleci
sözcükler utanmayacak
gece bakışlarını gündüz göreceğim
bıraksa da kekremsi bir tad
çığlık çığlığa
ayrılmak için birleşeceğiz
içinde ağlayan o çocuk susacak
oynayamadığı tüm oyunları oynarken.
erkekliğin de aciz kalacak kadınlığım da
kurşun işlemeyecek, zırha bürünmüş aşk
ve,
artık seni seninle aldatmak yok
senin yanındayken.
döküp tüm günahlarımı
en mahrem halimi gör diye.
gururlu, mağrur aşk
ihanete inat
seni, kendi saçlarımla asacağım
tek anahtar elinde
kilidi belli
tek kelime etmeden saatlerce
hiç susmadan günlerce
sevişip
yarı deli birleşip
tam deli ayrılacağız
simsiyah otlar, yeşerecek.
Simsiyah