İŞTE O BİLİNMİYOR!
Yanar, yanar ağlar birçok gönüller
Ağlayan gözler, nice yaşlar dökerler
O dudak arası diller, feryat figan ederler
Bilinmeyen yola gideni, yinede yolcu ederler!
Acaba diyorum, bize kim ne eder?
Kimler, gözlerinden yaşları döker?
Hangi diller, feryat figan ederler?
Ve bizi kimler omuzlayıp, yolcu edecekler?
Beklemekteyiz “HAYAT” istasyonunda
Biletimiz kesilmiş de, tarihi bize meçhul
O beklenen trenler, gelip gidiyor arada…
Bekleyen her yolcuyu, alıp götürüyor onu da!
İşte gene bir tren sesi var, çığlık atmış geliyor.
Aman Allah’ım o ne ses, bizleri korkutuyor
Gene bazı yolcularına san ki; hazır olun diyor
Belki bana, belki sana, beklide başkasına sesleniyor!
Bu istasyonda, ben çok yoruldum dostum…
Artık yavaş, yavaş bende hazırlanmam gerekiyor
Geldik bu istasyona, geriye dönüşü yok biliniyor
Gideceğimiz bundan sonraki yol, işte o bilinmiyor!
Alem-i Sır