üzerimde karanlıklar sarmış bedenimi
olmuşlar bana eş
yüzüm kara ruhum kara
kabuslardayım
geliyor üzerime duvarlar bir bir
sokak lambaları göz kırpıyor
korkma yanlız değilsin diyor
nerede o hayat dolu insan
nerede çocukluğum gençliğim
ve ben o ben değilim
özlüyorum gecenin en sinsi saatlerinde
ne olurdu sanki olsaydın yanımda
karanlıklar yerine sen sarsaydın
gözlerin aydınlatsaydı dünyamı
ne olurdu ey can yoldaşım
barışmıyor gözlerim uykuyla
sen yoksun ya yanımda
inmiyor kirpiklerim yukarda
boş boş bakan bir ceset gibiyim
donmuş kanım akmıyor damarlarımda
ey hayat
ne tez harcadın bizi
sensizliği beş geçiyor
ben hala oradayım
sen sen neredesin
sanma ki yaşıyorum
nefes alıp vermek yetmiyor yaşamak için
olmayınca yanımda sen
anlamı yok varlığımın
başlamış koşturmaca geliyor ayak sesleri insanların
belli ki sabah olmuş ışımış gün
gidin gidin artık karanlıklar
olmayın perde
silinmeyen pencerelere
görüyorum artık insanların yüzlerini
kimi asık kaşları gözlerine inmiş
kiminde acı bir tebessüm
ama sen duvardaki resim
çok sevdiğim yıllar önce kaybettiğim
biricik canım dediğim eşim
gülümsüyorsun hala
görüyorum
alışmak zor yokluğuna
yaşamı paylaştığımız yuvamız
artık oldu kafesim
rabbimden tek isteğim
resmine bakarken çıksın son nefesim
kavuşmaktır sana dileğim...
REFİK
İSTANBUL
(
Sensizliği Beş Geçe başlıklı yazı
keskin2011 tarafından
4.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.