( Şehitlerim, Can Şehidlerim: 37 )
(Yemâme’den önce şehid düştü)
Hâbib Bin Zeyd (RA)
Babasının adına, Zeyd bin Âsım denir,
Annesi, Nüseybe bin Ka’b diye bilinir,
Anne; Akabe’de ikiden birisidir,
Akabe’de iman edenlerden Hâbib’im.
İkinci Akabe’de iki kadın vardı,
Hâbib’in annesi, diğeri teyzesiydi,
Kanında iman akan soylu aileydi,
Râsûlullah hizmetinde olan Hâbib’im.
Bir gün yalancı peygamberden elçi gelir,
Elçi, Müseylime’den bir mektup getirir,
Hz. Muhammed, elçiye acı cevap verir,
Resûle katiplik yapan güzel Hâbib’im.
Müseylime taraf toplamaya başlamış,
Kendine uymayana eziyet yaparmış,
Hz. Râsûlullah da bir mektup hazırlatmış,
Elçi olarak oraya giden Hâbib’im.
Yalancıya, Resûl mektubunu uzattı,
Müseylime öfkelenip mektubu yırttı,
Celladı çağırıp Hâbib’i tutuklattı,
İmanından taviz vermezdi Hâbib’im.
Kezzab; “Allah elçisine inandın mı?” der,
“Evet, O, Allah’ın kulu ve son peygamber,”
“Ben Allah’ın elçisiyim” diye söyler,
“Ben sağırım, duymadım” diyendi Hâbib’im.
Müseylime mahcup olmuştu ahalisine,
Kılıcını indiriverdi can Hâbib’e,
Hâbib nâil oldu şehitlik şerbetine,
“Allah’tan başka ilâh yoktur” diyen Hâbib’im.
O’nun cesedini parçaya ayırdılar,
Uzuv uzuv cesedi bölüp kopardılar,
Hâbib’imi aslanlar önüne attılar,
Selam olsun sana şanlı Hâbib Bin Zeyd’im.
Hâbib’in annesi Yemâme’ye katılmış,
Müseylime denen zalimi aramış,
Yüreği yanan anne, pek çok yara almış,
Annen Müseylime’ye lanet eder Hâbib’im.
Aklın zorlandığı nokta burada yatar,
Kural sayılır elçiye hiç dokunmazlar,
Zalim, elçi Hâbib’e acımadan kıyar,
Hâbib sevdasında insan bitmez yiğidim.
İslâm tarihinde hırslı ruhlar pek çok çıkmış,
Müslüman, Müslüman’ın yuvasını yıkmış,
Tarihte pek çok kanlar böylece akmış,
Dünyaya tamah eden de göçer yiğidim.
Elçi öldürecek kadar hırs, zarar verir,
Sen ben davası, insana ne getirmiştir?
Allah’ bir yumruk olmamızı istemiştir,
Senlik benlik ahreti götürür yiğidim.
Şair: Abdullah Yaşar Erdoğan.