“Hasretlik son raddedeyse eğer
Yağmur göz yaşlarını hep yüreklere döker”…
Ben seni ilk gördüğümde
Yağmur dövüyordu şehrin kaldırımlarını,
Bombardımana tutuyordu bu şehri
Kap kara bulutlar hıncını alıyordu yer yüzünden
Ve sen beni
bekliyordun titreyerek bir durakta
Kimseler yoktu herkes
saklılardaydı,
bu şehrin sokakları sanki bize kalmıştı,
Bir sen ve bir de ben vardık bu şehrin koskocaman bulvarlarında
Kucaklaşmış ve kavuşmuştuk
birbirimize en sonunda
O çok sevdiğimiz delice yağan yağmur damlalarının altında…
Ben seni ilk sardığımda
Deli bir rüzgar esiyordu
Yağmur başımıza acımasızca
sularını boşaltıyor
damlalarını şiddetle yüzümüze çarpıyordu,
Ağaçlar rüzgarla birlikte ritim tutmuş bize şarkılar
söylüyordu…
Herkes sinmişti bir kenara ama
Biz halimizden memnun ıslanıyorduk delice şehrin bütün sokaklarında
ve
Ayaklarımızın altından kayıp giden sularda
yürüyorduk el ele ikimiz de korkusuzca …
Ben seni sahilde ilk öptüğümde
Martılar uçuşuyordu üzerimizde
Kasımpatılar , fesleğenler aşkımız kokuyordu
Palmiyeler bir zırh olmuş ikimizi saklıyordu …
Uzaktan bir Yolcu vapuru kayıp gidiyordu suların üzerinden
Ve biz o yağmurda denizi seyrediyorduk üzerine çıktığımız
taş duvardan…
Ben seni ilk gördüğümde
Yağmur yağıyordu bu şehirde
Gökyüzünü şimşekler aydınlatıyordu
Ve bizim gözlerimiz o yağan sağanakların altında
Hiçbir şeyi görmüyordu
Birbirine kenetlenen göz bebeklerimizden başka…
Demir atmıştık artık yüreklerimizin limanlarında
Bir daha ayrılmamacasına…
KAZIM DOĞAN 13.02.2013