ACI HİSLERİN DİLE GELİŞİ...
(Merhum şair: Yüksel Başaranı rahmetle anıyorum mekanı cennet olsun.)
Selamünaleyküm çok muhterem gönül dostlarım. Sevgiler, saygılar size.
Isparta ilinde sanatımın gereği, aktif hizmetlerimden dolayı çok kişi tarafından
tanınıyordum. Aş evi iş evi müdür yardımcısı kardeşim Mevlit Çelik bana telefon ederek merhum Yüksel Başaran hakkında bilgiler verdi. Çok mağdur oluşu konusun da kendisi elinde ki imkan ve yetkilerle yardımcı olacağını söyledi. Fakat onun boyunu aşan benim yardımcı olabileceğim bir husus var.
Merhum Yüksel Başaranın yaşadığı sıkıntılara rağmen yüreğinden gelen, beyninde odaklanan ilham duyguları onu şairlik sanatına yönlendiriyordu.
Benimle tanışınca adeta ufku aydınlandı. İki binli yıllarda tanıdığım şair bacımı
dernek başkanı olduğum dönemlerde şiir ve müzik şölenlerine davet ediyor, duygularına yön vermeye çalışıyordum. Dernek adına yayınladığım duygu seli bülteninde de eserlerini yayınlıyordum. Sanki hayata yeni doğmuş gibi çok mutluydu. Çanakkale doğumlu olmasına rağmen Isparta ilini benimsiyordu.
Evliydi eşi bulduğu işlerde çalışıyordu. Bir oğlu ve iki kızı vardı. Oğlunu imkansızlıklar yüzünden çocuk yuvasına verdiği için çok üzgündü. Oğlu da ara da bir annesinin, yanına gelse de, kardeşleriyle buluşsa da sitemliydi. Şair arkadaşımızın derdi ve rahatsızlığı boyunu aşıyordu. Sık sık hastanelere yatıp tedavi görüyordu. Çektiği acılara rağmen müzik ve şiir şölenlerimize katılmayı ihmal etmiyordu. Bazen aracımla alıp katılmasını sağlıyordum.
Sekiz yıl içinde bizlerle birlikte toplum içinde sevilen, sayılan şairler içinde hatırlanır oldu. Onun okuduğu şiirler yaşadıkları dramatik olayların serüveniydi
. Yazı karakteri de düzgündü heceyi yeterince uygulamasa da şiirleri kafi yeliydi. Yardım gördüğü şahsiyetlere olan minnettarlığını şiirlerinde işliyordu.
Bizlerin arasında o kadar çok mutlu oluyordu ki rahatsızlığını da unutuyordu.
Bir gün akşam vakti telefonum çaldı arayan Yüksel Başaran hanımdı. Sesi çok kısıktı o halde bile mütevazi davranmayı ihmal etmiyordu. Zeki ağabey ben çok rahatsızlandım müsait misin, beni hastaneye götürür müsün? deyince. Ben hemen geliyorum hazırlanın dedim. Benim aracı görünce eşi çocuklarıyla birlikte kapı önüne çıkmışlar. Gördüğüm manzara yüreğimi burkuyordu. Çünkü bacım kızının ve eşinin yardımıyla ayakta durabiliyordu.
Tıp fakültesi hastanesinin acil servisine ulaştırırken bir yandan da kısık sesiyle benimle helalleşiyordu. Ben ona moral aşılamaya çalışsamda ömrünün sona yaklaştığının farkındaydı. O anki duygularımı içeren Ölüm Hissi şiirimi kaleme aldım ayrıca acı his şiirimide paylaşıma sunuyorum. Tedavi altına alındı. Ben o gece saat 24 kadar bekledim. Muşadiye altında olunca bana sen git dediler. Eşi ve bir kızı yanındaydı. Şifa dileyerek oradan ayrıldım
. ama gözüm arkada kalmıştı. Durumu çok ağırdı ve korktuğum başıma geldi.
Şair arkadaşım, bacım sabaha karşı hayata gözlerini yummuş. Acı haberi Melahat hocam ulaştırdı. Ertesi gün tüm şair arkadaşlarıma haber vererek uhrevi aleme uğurlamaya çalıştık. Acı hislerin dile gelişi böyle oldu.
Her hane başına gelebileceklerden habersiz olsa da zaman akışına göre bazı olabilecekleri hisseder. Allah kimseye acı hisleri yaşatmasın. Sağlıklı ömür, hayırlı ömür nasip etsin. Merhum bacımı rahmetle tekrar anıyorum. Yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Mekanı Cennet olsun. Allah'a emanet olun.
***** A C I H İ S *****
Ne kadar üzgünsün yüreğin buruk,
Ağladın, sızladım sesinde karık,
Yeyip, içmeyince oluşmuş darlık,
Acını içimde hissediyorum.
Yalnızlık çekersin kısa ömürde,
Ateşi görünce erir demirde,
Evlatlar uzakta gözün dünürde,
Acını içimde hissediyorum.
Hanenin içinde sessizlik hakim,
Arzular kabarsa çaresiz lakin,
Bir şeye karışmaz komşular sakin,
Acını içimde hissediyorum.
Her insan duyuyor dosta ihtiyaç,
Gönül çiçek açar sevgiye muhtaç,
Bir erin olması şifa ve ilaç,
Acını içimde hissediyorum.
Her günde, gece de aynı manzara,
Bazen imkansızlık düşürür zora,
Zeki'nin ciğeri dönüştü kora,
Acını içimde hissediyorum.
***** ÖLÜM H İ S S İ *****
Çalışma hayatın şair, yazarlık,
Azrail ile de olmaz pazarlık,
Kalem kullanırken çekersin zorluk,
Ölümü tezinde hissediyorum.
Ayak, bacağında kalmamış derman,
Ne kadar acıklı okunan ferman,
Zararı arttıkça dikili durman,
Ölümü dizinde hissediyorum.
Ciğerden geliyor balgam, öksürük,
Hapşırık devamı olur tıksırık,
Enerji tükenmiş bedenin kırık,
Ölümü özünde hissediyorum.
Merceğin kenarı sarımsı koyu,
Ansızın damlıyor hüzünlü suyu,
Baktıkça açılır derin bir kuyu,
Ölümü gözünde hissediyorum.
Tenin çok kararmış, kızarmış, pişmiş,
Dudaklar morarmış, yanaklar şişmiş,
Zeki hastaneye tez yetiştirmiş,
Ölümü yüzünde hissediyorum.
13-4-2009
Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.