Sana böylesine aşık olup ve senden böylesine nefret etmemin, seni benden uzaklaştırması mı yoksa seni bana yaklaştırması mı makbul kavrayamıyor ve bu kavrayamadığım duygularımın beni yiyip içten içe çürütmesine engel olamadığım günlerdeyim bugünlerde..

Günlerimin bu kadar çelişkili ve çok bilinmeyenli denklem tadında geçmesine iyi gelecek tek formülün senin olduğunu bilsem de biliyorum ki benim bildiklerim aslında bir anlık çelişkiden doğuyor ve birazdan bu iyimser tablonun yok olacağını görüyor ve bu gördüklerimin de aslında tamamen içimdeki boşluklardan oluştuğunun farkına varıyorum ne yazık ki..İçimde oluşan bu boşlukların senden kaynaklı olduğuna eminim.

Her ne kadar çelişkili duygular yaşasam da, bana gelişin bana gülüşün ve her gülüşüne farklı anlamlar katışımızın aslında içine girdiğin ve çıkmaktan korktuğun duygusal boşluklardandı..Sende oluşan bu boşlukları farkında olmadan doldurmaya başlayıp, seni yeniden hayata kazandırıp ve şen şakrak geçen günlerine yollamak, aslında kendimi ve hayata karşı bütün yaşama isteklerimi bir başka bahara ertelemekti..Seni böyle doldururken hayata karşı,kendimi ve içimdeki duyguları boşalttığımdan haberim olmadığı gibi bu anlık süren mutluluğun çoktan da çok süreceğini düşünmemin şu an ahmaklıktan başka bir şey olmadığını görüyorum..

Hayatın tekdüze gittiği ve özgürlük denen şeyin kocaman bir yalnızlık olduğunu düşündüğüm günler de sana ve senden sonra bana boşluk doldurmak için gelenlere artık bile bile kanmak, bu yalnızlığı bir parça da olsa yok eder mi bilemiyor ve bilemediğim gibi artık boşluk doldurmadan sonra gelen dolu dolu acılara meyilli olmam beni gerçekten yaratılış gayemdeki gayelere karşı düşündürüp mahcup ediyor..

Geçip giden bu yalnız,bunalım dolu ve depresyona ramak kalmış günlerimde bütün bu olanların beni nereye nasıl sürükleyeceğini düşünmek istemiyor ve yalnızca bende oluşan boşlukların dolmasını istiyorum..Bu ezik benliğimin bu zavallı kişiliğimin acıdan, yalnızlıktan ve aldanmışlıktan bıkmış duygu yüklü bedenime bir el uzatılsın istiyorum bütün benliğimle..Ve bana artık sadece boşluk açanı yani seni istiyorum ve bana öyle bir gelmeni bekliyorum ki bütün şefkatli, bütün merhametli duygularını bir yana bırakıp bana acımadan dönmeni öylesine istiyorum ki bu isteğe ben bile bazen şaşırıyorum..Bunca olanlar ve söylediklerim seni şaşırtmasın ve yanıltmasın ki ben böylesine dengesiz duygularla kendime bir denge kurmaya çalışırken kuracağım bütün dengelerin yalnızca seninle can bulacağı ihtimali varken ortada..

Sana belli etmeden ve hiç haberin olmadan bana gelmen için bir köprü inşaa ediyorum sessizce kendi içimde,kendi boşluklarımı doldururken..Ve senin bu köprüden öylesine geçip bana gelmeni ümit ediyor ve içindeki boşlukları yine benimle doldurmanı bekliyor olmam benim gerçekten üşüttüğümün belirtisi olmasın. Çünkü bu denli dengesiz sevmek benim artık tamamen dengemi bozmuş durumda..Artık boşluklarımı ve dengemi sağlamanı beklemem,benim şimdilerde ki tek beklentim her ne kadar ümitsiz beklentiler olsa da..

Zaten bu beklentilerin benden başka herkeste saçmalık uyandırmasını ve hatta duyanların görenlerin bu olanları pekte anlamadan bana saf aşık demelerini artık göze aldığım ve aldırmadığım duygusal boşluk yaşadığım günlerin en dibinde boğuşurken,sadece senin beni anlamanı bekliyor olmak bütün beklentilerin en güzeli sanırım..Bu boş,kimsesiz hayatıma artık gelmeni ve benim senin boşluklarını doldurduğum gibi senin de benim boşlukları mı doldurmanı beklememe güzel desem de biliyorum ki hiçbir zaman bana dönmezsin ve hiçbir zaman bir daha boşluk doldurmaya kalkışmazsın..

Ne olursa olsun ne kadar boşluk oluşursa oluşsun içimde, ben bu boşluklara senden başkasını koymayacak ve sevginden başka hiçbir sevgiyi kendime sevgili edip boşluklarımın üstüne örtmeyeceğim..Yaşadığım bu yalnızlık varsın senden bana kalan hatıra olsun diyor ve inanıyorum,yalnızlığın da güzel yaşanılabilir olduğuna,sırf senden kaldığı için.

Mutluluk iki kişinin yaşadığı bir ağır kefaret,
Oysa;yalnızken de mutlu olmak değil mi esas maharet!?

( Boşluk Doldurmaca başlıklı yazı Gkhn tarafından 10.02.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.