Horasan tepelerine çıktım, ey ulu Keykubat ve asrın hatasını yaptım hem de insanoğlunu sevip güvenerek.

Arşı alaya çıkan hüsran.

Endamlı sözcükler.

Mevsim ötesi rüzgâr.

Embesil gölgeler.

Kuytumdayım kuruntumla kurumuyla yalnızlık caka satarken kalabalık sokaklara.

Mafyasıyım şiirin ve manifestosu ettiğim yeminlerin:

Dirlik birlik çağrısı adeta gövdemdeki kesiklerin de yok iken haddi hesabı.

Zaman aşımına uğradığım kabul.

Zanların yapışan cehaletlerine savurduğum küfür ve öfke:

Sırp Sındığı savaşından çıktım ve cenk eyledim edimlerinde yaşamın.

Bir renk.

Bir senfoni.

Bir selam.

Sağdıcıyım mademki mevsimin.

Ve içimi ters yüz ettiğim.

Bir nüve bir güfte bir de resmettiğim o siperde uyuya kalmışlığımla düşmanımı af ettiğim.


( Ey Ulu Keykubat... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 7.02.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.