Online Üye
Online Ziyaretçi
Bayşad I. Kazdağları Şiir Günleri Yapıldı
Balıkesir Yazarlar ve Şairler Derneği’nin bu yıl ilkini gerçekleştirdiği “Bayşad I. Kazdağları Şiir Günleri” etkinliğini yüzümüzün akıyla nihayetlendirdik. 20 Temmuz tarihinde Balıkesir Zağnos Paşa Camii yanında toplanan kırk civarında üyemizle, Edremit Belediyesi’nin bize tahsis ettiği bir otobüsle etkinliğimizin gerçekleşeceği Altınoluk beldemize doğru yola çıktık.
Yol istikametinde ilk durağımız Havran belediyesiydi. Bizi belediye başkan yardımcısı Metin Pala karşıladı, çay ikramından sonra Havranlı şair Halil Soyuer’i anmak üzere ilçe mezarlığına geçtik, mezarlıkta bizi merhum Halil Soyuer’in çok yakın dostu, usta şairimiz Cemal Safi bekliyordu.
Halil Soyuer’in mezarına papatyalar koyduk. Dernek sekreterimiz Yusuf Akgül Halil Soyuer hakkında bilgi verdikten sonra bir şiirini okudu. Yaşar Kutlu hocamız da dua yaptırdı. Cemal Safi de dostu Halil Soyuer’i anlattı ve şairin şiirlerinden birkaçını bizimle paylaştı.
Havran’dan sonraki durağımız Edremit Belediyesi’ydi. Etkinliğimize ciddi destek veren belediye başkanı Tuncay Kılıç bizi büyük bir samimiyetle karşıladı. Tüm üyelerimizin odasına girmesini istedi ve hepsiyle tek tek ilgilendi. Biz fazla zamanını almak istemedik ve akşamki programa başkanı tekrar davet ederek ayrıldık Edremit’ten.
Bir sonraki durağımız şiir günlerinde bizden desteğini esirgemeyen Kadıköy beldesi belediye başkanı Hasan Özel’in makamıydı. Sıcak bir karşılama ve sohbetle içilen çaylardan sonra başkanı tekrar akşamki programa davet ederek Güre belediyesine gitmek üzere yola çıktık.
Güre belediye başkanıyla randevumuz saat üçteydi, ancak Balıkesir – Edremit yolundaki çalışmalar nedeniyle bir saatlik bir gecikmeyle Güre’ye varabildik. Başkan Kamil Saka artık bizden ümidi kestiği için bir programa katılmak için çıkmış giderken otobüsümüzü görünce geri döndü ve bizi makamında kabul etti. Biz de fazla zamanını almamak için, etkinliğimize desteğinden dolayı teşekkür edip akşamki programın davetiyesini takdim ederek ayrıldık.
Artık istikametimiz etkinlik alanımız olan Altınoluk Sohbet Aile Çay Bahçesi’ydi. Dernek muhasibimiz İsmail Sarıçay hocamız bizden önce etkinlik alanına gelmiş, şehir dışından gelen şairlerimizi karşılamış, gerekli düzenin kurulmasını sağlamıştı.
Şairlerimizle tanışma ve sohbet faslından sonra akşam yemeğine geçildi. Bu arada bende bir telaş vardı. Çünkü program gece 01.00 sularında bitecekti ve o gece kalacak arkadaşlarımızın tam sayısını belirlememiz, kalacakları yerleri ayarlamamız gerekiyordu. Bu konuda bize destek olan ve bir grup üyemizi ağırlayan Edremitli işadamı, sanatsever, değerli ağabeyimiz Mitat Aydın, Edremit Orman İşletmesi misafirhanesinden bize oda tahsis eden şiir aşığı Mühendis Mustafa Baydemir, on kadar üyemizin konaklamasını sağlayan Sohbet Aile Çay Bahçesi’nin işletmecisi Gafur Ertürk ve son anda açıkta kalan beş şairimizi misafir eden, arabasıyla götürüp getiren Altınoluklu Tahtacı Ozan Ali Tunçay’a ayrıca teşekkür etmek istiyorum.
Etkinliğimizin sunuculuğunu iki genç üyemiz yapıyordu. Derneğimizin “Karacakız”ı Ayşenur Kaya ve genç şairimiz, Kuva-yı Milliye Şiir yarışması birincimiz Emre Güngör.
Ayşenur açış konuşmasını yapmam için beni kürsüye davet ettiğinde, büyük bir heyecan sarmıştı beni. Bunca şaire, şiirsevere hitap edecek olmanın mutluluğunu yaşıyordum.
Benden sonra onur konuğumuz, Avrasya Yazarlar Birliği Genel Başkanı yazar Yakup Deliömeroğlu geldi kürsüye. Bu etkinliğe destek vermek için Altınoluk’ta olduğunu ve Bayşad’ın her zaman yanında olduklarını ifade etti. Ardından kürsüye gelen eski Türkiye Yazarlar Birliği genel başkanı Lütfü Şehsuvaoğlu da Bayşad’ı her zaman destekleyeceklerini, Anadolu’dan yükselen bu değerin yanında olacaklarını ifade etti. Aynı zamanda şair olan Lütfü Şehsuvaroğlu, ilerleyen saatlerde şiirini de okuyacağını da söyleyerek kürsüden indi.
Programda ilk olarak Bayşad şairleri vardı. İsim alfabetik sırasına göre kürsüye gelen şairlerimiz en güzel şiirlerini seslendirdiler. İlk şiirimizi şair Ali Tunçay okudu. Daha sonra Atiye Danış, Ayşenur Kaya, Beyhan Tokmak, Emre Güngör, Emine Pişiren, Filiz Altıok Durak, Dilaver Ayyıldız, İsmail Sarıçay, İsmet Göner, Mehmet Özkan, Mustafa Keser, Nazlı Tolun, Selman Ali Kankurt, Sevgi Salman, Sezai Kaya, Yaşar Kutlu, Yusuf Akgül şiirlerini okudular.
Konuk şairlerden kürsüye ilk çıkan Ankara’dan gelen ve Kardeş Kalemler dergisi, Avrasya Yazarlar Birliği şairi Adem Yeşil oldu. İzmir’den etkinliğimize katılan Şiir Tiyatrosu Topluluğu kurucusu ve başkanı şair Emine Cin, yine İzmir’den İsmail Göktaş ve Halit Bilen, Çanakkale’den katılan Mustafa Çiçekli, Antalya Yazarlar ve Şairler Derneği’nden aramıza katılan şair Halil Karacan programa ayrı birer renk kattılar.
Eski Türkiye Yazarlar Birliği genel başkanı Lütfü Şehsuvaroğlu da kürsüye gelerek birbirinden güzel şiirleriyle büyüledi bizi.
Artık sıra söz ustası Cemal Safi’ye gelmişti. Cemal Safi okuduğu birbirinden güzel şiirleriyle etkinlik alanını dolduran yüzlerce kişiyi mest etti. Kazdağları’nın yeşil örtüsüyle denizin buluştuğu yer olan Sohbet Aile Çay Bahçesi Cemal Safi’yle bir kez daha şiire doydu. Mekan işletmecisinin bize sürpriz yaparak Cemal Safi’nin şiir okuduğu sırada havai fişek gösterisi yapması da ayrı bir güzellikti.
Cemal Safi’den sonra kürsüye çıkan Ankara’dan gelen değerli bir şairimizdi. Avrasya Yazarlar Birliği Başkan yardımcısı ve Türk dünyasında 50’ye yakın derginin okuyucularının oylarıyla 2010 yılının Türk Dünyası Edebiyatçısı seçilen şair Ali Akbaş şiirlerini paylaştı Balıkesirli şiirseverlerle.
Sıra Türkmenistanlı şair Abdurrahman Düyeci’ye gelmişti. Önce bir şiirini paylaştı şair. “Her Türkmen şairin bir dutarı vardır, ben de dutarımla size sesleneceğim.” diyerek yerel kıyafetlerini üzerine geçirip dutarıyla (bağlamanın bir türü) şiirlerini, şarkılarını seslendirdi.
Etkinliğe destek veren kişi ve kurumlara teşekkür belgelerini takdim ettik, bu sırada il dernekler müdürümüz Cemaleddin Canlı Bey’in bir sözü bana mutlulukların en büyüğünü yaşattı. “Balıkesir’deki bin beş yüz küsür dernek arasında bir numaralı derneksiniz.” İfadesi kurulalı yedi sekiz ay olmuş bir dernek için en büyük ödüldür sanıyorum.
Şiir programımıza katılan şairlere katılım belgelerini takdim ederek topluca bir aile fotoğrafı da çektirdik.
Gecenin ilerleyen saatlerine rağmen etkinlik alanı seyircisini kaybetmemişti. En son sahneye çıkan Ozan Nimet Avcı türküleriyle coşturdu bizi. Zeybek havasıyla meydana çıktı Balıkesir’in efeleri ve yere diz vurup “Hayda breeeh!” nidalarıyla titrettiler yürek telimizi.
Saat ikiye doğru ancak bitirebildik etkinliği. Devam desem sabaha kadar sürecekti. Hele de programın sonuna doğru Bayşad’ın şairelerini sahneden ve pistten indirmek zor oldu.
Herkesi kalacağı yere gönderdikten sonra yorucu günün sonunda dinlenebilmek için Bayşad yönetim kurulu üyesi Mustafa Keser ve etkinliğimize Ordu’dan katılan kardeşim Resül Kuvancı’yla beraber kalacağımız odaya çekildik. Ancak sıcak hava uykuya müsaade etmiyordu. Bir çarşaf alarak dışarı attım kendimi, deniz kenarına bir şezlong çekerek uzandım üzerine ve ay ışığının denizin sularıyla oynaşmasını izleyerek uykuya daldım. Sabah sekizde kardeşim Resül’ün seslenmesiyle uyandım ve kendimi Ege’nin serin sularına atıp enginlere kulaç attım.
Ertesi gün 9’da kahvaltıyla başladı programımız. O gece Edremit, Altınoluk, Akçay ve Küçükkuyu’da konaklayan şairlerimizle kahvaltı için buluştuk tekrar etkinlik alanında. Programımız Kazdağları gezisiydi. Hasan Boğuldu’yu ve Sutüven şelalesini gezmek, Sutüven şelalesi başında Edremitli Şair Mustafa Seyit Sutüven’i anmaktı; ancak otobüs kaptanımızın ve bölgeyi bilen arkadaşlarımızın büyük araçla Hasan Boğuldu’ya gidemeyeceğimizi ifade etmesi üzerine program değişikliği yaptık.
Dönüş yolu şarkılarla, türkülerle, şiirlerle geçti. Kırk kişilik Bayşad ekibi Balıkesir’e döndüğümüzde üzerimizde iki günün yorgunluğu; içimizdeyse bu güzel etkinliği gerçekleştirmiş olmanın gururu, mutluluğu vardı.
Ertesi gün kimseden ses çıkmadı, belli ki herkes iyi yorulmuş ve dinlenmeye çekilmişti. Ama ikinci gün aradı Ayşenur: “Hocam, toplanıyoruz arkadaşlarla, siz de gelin.” dedi. Necati Eğitim’in karşısındaki buluşma noktamız olan çay bahçesindeydi o akşam Bayşad’lı şairler. Taşkın Sarıca, Yusuf Akgül, Mehmet Özkan, Ayşenur Kaya, Emre Güngör, Hamide Toker, Beyhan Tokmak oturmuşlar, planlar yapıyorlardı. Taşkın Sarıca’nın organizatörlüğünde bir internet gazetesi çıkarmaya karar vermişler, benim onayımı bekliyorlardı. Arkadaşlarımın böyle güzel bir etkinliğine elbette hayır diyemezdim, “Hayırlı olsun.” temennisiyle startı verdik.