Tebessüm
Menbaı
gönülde, sahte değilse
Kalplere uzanan izdir tebessüm.
İnsan, kıymetini bir bilebilse
"Sihirli bir değnek", gizdir tebessüm.
Bitmez bu âlemin hiç kıyl-u kâli
Gam, keder olacak; dünyanın hâli.
Yüzü asık, yaşar, ölü misâli
Rakseden bir güzel, kızdır tebessüm.
"Somurtan simâlar umutsuz vaka"
Derlerse doğrudur, sanmayın şaka.
Mü'min çehrelerde nakit sadaka
"Ahsen-i takvim"den, cüzdür tebessüm.
Küslüğü bitiren, kini eriten
Şeytanı elinin tersiyle iten
Düşmanlık güdeni kolay eğiten
Dostluğa davetkâr, gözdür tebessüm.
Olsa da gülmenin binlerce türü
Hepsi de sevginin bir tezâhürü
Vardığı gönüle vurunca mührü
Tadına doyulmaz, hazdır tebessüm.
Kasvet, dört bir yanı sardığı günde
İnsan ışık arar, baktığı yönde
Sevgisiz kalıp da, üşüyen tende
Zemheri ayında, yazdır tebessüm.
Mecnûna sorarsan, hazırdır ahı
Der ki, aşıkların nedir günahı?
Leylâ'sı olanın olmaz sabahı
Tepeden tırnağa nazdır tebessüm.
Hoş bakan sözünü yıkamaz kirde
Akleden yol bulur müsbet fikirde
Secdede, duada, dilde zikirde
Allah'a şükürü arzdır tebessüm.
En mümtaz örneğin Resul'ün, Nebin.
Sanma ki, zamanla boşalır cebin
Sundukça çoğalır, birken olur bin
Tükenmez hazine, sözdür tebessüm.
Mecit Aktürk