Bilmem ki hangi silinmezden bahsetsem
Halime nakşeden tüm sırları bir bir çekinmeden ayan etsem
Yıllara sari keder ve gamımı artık ummanın neşesine verip, sessizce serilesem
Sinemde bir hal olan hicranın elemini dindirsem, hüzün sahnesinden muhabbetle çekilsem
Bazen içime neşe doluyor, haz yaşıyorum
Hangi umudun nüvesinden neşet ediyor, pek bilemiyorum
Günyüzüne hasret, kendi halindeyken ne derin bir kasfet, solan nedir diyorum
Her lahzada bir çırpınış var, dirilişin hakkaniyet meşkinde olması, kalpte inşirak yaşatmasını bekliyorum
Derdi canan nebilir, idrak edilmedikçe hal nicedir
Söylenmek elbette nafiledir, nazarlar artık çare olmayacaktır bilinir
Kalp hassasiyetin baharında suhulete bel bağlayıp, asabiyetten arınması dilenir
Yoksa muhabbet cahilcedir, lafazanlık nefsin yelpazesi ve aklın durağan perdesinden ibretli sahnedir
Artık ateş kar etmiyor, haşyet sedası celbediyor
Hazanın en mümtaz sahnesi ruhuma derin bir hüzün bahşediyor
Ruhumun hicran damlaları sessizce kal ediyor, nefes vakti için umut besliyor
Manasına aşina olduğum ilim ve hikmet, akıl ve ihsanla ikmal edilen kuvvet miskin halime neler söylüyor
Mustafa CİLASUN