Kalbin inşirahı vardır
Edep içinde nazar etmeye ram olmak için çırpınan nardır
Ne vakit söz dile gelse, hissiyat teni titretse, gözler
sessizce dökse ardır
Yüreğinden akan ve hakkın lütfuna ulaşan her umut, vuslata
talip olan bir firkat-i sevdadır
İnsan sevmeli, sevebilmeli
Sevdiği için yar demeden, yar olabilmeye ehil hale gelmeli
Halin her safhasından asabiyeti edebin aline teslim ederek,
sabırla nefeslenmeli
Hareket ve kuvvetin sahibi için asla şek içinde niyeti heva
etmemeli, Rab nazargah olan kalbi hakkıyla sevmeli
Çoban niye dertli çalar kavalı
Tanbur titretir hisleri, ney ruhun hicran nefesi ve aşk
sedası
Korku cehilden nükseden kederdir, iman ve bilmek noktasında
muhakemeye muhtaçtır, yoksa ecel neyle ve kiminle vefalı
Hiçbir sevda unutulmaz, unutulmaya maruz bırakılamaz, kalbin
firkati, aklın nezaketi ve edebin gerekçesi adeta hüzün nidası
Kimseye bir şey söyleyemem
Haddimi bilmek en hassas olduğum vasfımdır, handanlığı sevmem
Kör kuyuların bir derdi var, vurgun yiyen gönlün bir
hikayesi en ibretli ve suhuletli bir nazar gülemem
Her nefesin derd-i cefası hikmete talip olan furkandır,
gözyaşları asla yadsınılmayacak kadar kıymetli ruh-i vasıftır
Mustafa CİLASUN