Tüm haşmetiyle karşıma dikilir silüetin
Gece'nin bilmem kaçında..
Bir hıçkırık çöreklenir boğazıma engerekten beter
Tırnaklarımda kalan bir parça sevgi dokusu
Gitmeden evvel yüreğinden söküp aldığım
Anıları sırça köşklerde sakladım
Belki bir gün dönersen diye
yad etmek adına...
Gözlerimde ıslak bir sızı
Dudağımda kan kırmızısı bir vebal
Yüzümde yılların ayak izleri
Saçlarımda bitmeyen kıştan kar yığıntısı
Üşüyor parmak uçlarımdan damlayan şiirler
topyekün esir ömrüm, adına...
Seher yelleri kamçılar bıkmadan safağın koynunda
Pencerden güneş değil, hüzünler kıvrılır yatağın başucuna
Salkım, salkım acılar büyür asmalarda
Kumruların kanatları kırık besbelli
O yüzden tünemiş baykuşlara ev sahibiyim
infilak etmiş tüm duygularım
Birer birer ölüme atlarken takvim yaprakları
Önce kum fırtınaları savurmuş
Sonra delice yağmurlar yıkamış
İliklerime kadar ıslatmış her hücremi
Hayallerimin çatısı çökmüş
Gül mevsimi zamanlar çoktan geçmiş
Hazan bahçesinde delice bir sukunet
Yorgun bir yüreğin gemisi batıyorken gözlerinde
Destansı bir ağıt şakır, yüreğimin dehizlerinde
Zümrütün sesi duyulur kaf dağının tepesinde
Anla işte, ne fark eder
......................
mayıs 2013
(
Örselenmiş Gül başlıklı yazı
umut yolcusu tarafından
23.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.