ÇIĞLIK, ÇIĞLIK HEP ÇIĞLIK
Kendimi çok akıllı sanıyordum yanıldım
Gelen son darbelerle hayattan usanırken
Dost toplantılarında gıybetlerde anıldım
Uyandım eyvah ile dostlarımı tanırken
Avare gezip durdum karanlık sokaklarda
Başımda estirdiğim sanki kavak yelleri
Baksınlar kahırların izine şakaklarda
Toplasam göl olurdu gözden akan selleri
Gölgeme takılırdım sanırdım çok uzunum
Hiçliğimle uyandım her günün kuşluğunda
Vardım merhum anama dedim ki ben kuzunum
Toprağı okşayarak dualar eşliğinde
Gerçek bir avuç toprak, çığlık, çığlık hep çığlık
Aç artık küf bağlayan kalbin tutmasın nasır
Aç gönlünün gözünü olmasın aşağılık
Mahlûkattan ayıran akıldır en büyük sır
Eyvah! Nerde başladık ve şimdi nerde durduk
Keşkelerle yaşayan nefsimize düşmanız
Soluğumuz kesildi kendimize ne sorduk
Yaktı kül etti mazi pişmanız çok pişmanız
NİLÜFER SARP___