Vatanî
görevimizi yaptığımız Kütahya’dan yıllık iznimizin bir bölümünü kullanmak için
geçtiğimiz günlerde memleketimiz Anamur’a gelmiş, Değerli Ağabeyimiz, Gazeteci
Vedat Çelikbaş’ın 100.6 Türkmen FM’de hazırlayıp sunduğu “Akdeniz Sohbetleri”
programına konuk olmuştuk.
Programda “Anamur”u
masaya yatırmıştık. Programın yankıları bir süre devam etti. Anamur’da iken
sokakta, cadde gördüğümüz kişiler programın çok güzel olduğunu, isabetli
noktalara parmak bastığımızı, dile getirilmesi gereken konuları dile
getirdiğimizi, tarafsız bir gazeteci olarak bizimle gurur duyduklarını ifade
ettiler. Programın bu kadar ilgi göreceğini hiç tahmin etmiyorduk. Açıkçası gösterilen
ilgiden çok memnun olduk. Anamur’un çiçeği burnundaki genç, dürüst, ilkeli
meslektaşımız Gazeteci Leyla Ay, çalıştığı Anamur Haberci Gazetesi’nde 3 Temmuz’da
programımızı haber yaparak “Akdeniz Sohbetleri”nde konuşulanları özetlemişti.
İşte Leyla Ay’ın
“Akdeniz Sohbetleri” haberi: “Gazeteci Vedat Çelikbaş’ın 100.6 Türkmen FM’de hazırlayıp sunduğu Akdeniz
Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Gazeteci-Yazar Mehmet Şahincileroğlu’ydu.
Kütahya Hava Er Eğitim Tugay
Komutanlığı’nda vatanî görevini yapan Gazeteci-Yazar Mehmet Şahincileroğlu, bir
süre önce yıllık izninin bir bölümünü kullanmak için Anamur’a gelmişti.
“Gazetecinin izni olmaz.” diyen Şahincileroğlu, ayağının tozuyla Akdeniz
Sohbetleri programına konuk oldu. Programda ağırlıklı olarak Anamur masaya
yatırıldı.
“Anamur, tarihi, doğası, deniziyle
insanları mest eden bir yer.” diyen Şahincileroğlu, “Ne yazık ki, Anamur’un bu
potansiyelini kullanamıyoruz. Bunun için hepimiz elimizi artık taşın altına
koymalıyız. Anamur, hak ettiği yerde olmalıdır. Kent Konseyi diye bir konsey
var ama, nedense bir etkinliğini göremiyoruz. Kent Konseyi yeniden
çalışmalarına başlamalıdır.
Anamur Kaymakamımız Sayın Cengiz
Cantürk’ün öncülüğünde kaymakamlık basın bülteni hazırlanarak yapılan
çalışmalar paylaşılmalıdır. Geçmişte bunun örneklerini var. Kaymakamlık basın
ve halkla ilişkiler, aktif olmalıdır. İkili ilişkilerin ötesine geçilmelidir.
İnternet çağındayız. Örneğin kaymakamlığın internet sitesi yoluyla duyurular
yapılabilir. Davetler, illaki elden olacak diye bir şey yok. Mail yoluyla da
gazetecilere iletilebilir. Bir gazeteciyi davet edip bir başka gazeteciyi
çeşitli toplantı vs. yerlere davet etmemek yakışık olmuyor. Kaymakamlığın
internet sitesinin sürekli güncel tutulması Anamur için artı bir kazançtır.
Bunun en güzel örneği Mersin Valiliğimizin internet sitesidir. Geçmişte Anamur
Kaymakamı olarak görev yapan kaymakamlarımız ve yaptıkları çalışmalara
kaymakamlık sitesine konularak Anamur hakkında araştırma yapacaklara
kolaylıklar sağlanması çok yararlı olacaktır.
Anamur’u tanıtan geniş kapsamlı bir
kitap maalesef yok. Bunun için bir çalışma yapılabilir. Anamur, dergilerde,
broşürlerde, araştırma yapılan tezlerde kalmamalıdır. Böylesi bir kitap Anamur
için ihtiyaçtır.
Anamur Meslek Yüksekokulu’nun varlığını Anamur’da
hissetmek istiyoruz. Yüksekokul, Anamur’da daha aktif olması gerekirken nedense
kabuğuna çekilmiş bir durumda. Bu da bizi üzüyor.
Özellikle dışarıdan gelip de
Anamur’da yatırım yapmak isteyenler, desteklenmelidir. Bu konuda hepimiz
elimizi taşın altına koymalıyız. Yatırım yapacaklara gerekli yer tahsisleri
sağlanmalıdır.
Geçmişte olduğu gibi festivaller
tekrar yapılmalıdır. Turizm ve Kültür Festivali olarak bir önceki Belediye
Başkanı tarafından yapılan festival, daha sonra adı Muz Festivali olarak mevcut
Belediye Başkanı tarafından değiştirildi. Ne yazık ki, bu festivalin devamı
getirilemedi. Bunun Anamur ekonomisine kaybı çok büyüktür. Festivallerin tekrar
yapılması Anamur ekonomisi için bir kazanç demektir.
Özellikle Mamure Kalesi, Ören
Anemurium Antik Kenti, Köşekbükü Mağarası gibi gezilip görülmeye değer
yerlerimiz kendi kaderine terk edilmemelidir. Bu gibi turizm mekânlarımıza
sahip çıkmalıyız. Örneğin Mamure Kalesi geçtiğimiz yıl UNESCO’nun geçici
listesine alındı ama, ne yazık ki, hiçbir yerden bu konuda destek gelmiyor.
Kale kendi kaderine terk edildi. Bu bizler için yüz kızartıcı, utanç verici bir
durumdur.” dedi.